Pazar Haziran 16, 2024

TKP/ML TİKKO Rojava Komutanlığı;“Daima iyi, daima fazla, daima daha yüksek ve daima daha ileri…”

“Umudun adı: 72 Nisan Güneşi!”

24 Nisan 1972’de önder İbrahim Kaypakkaya ve yoldaşları tarafından  kurulan partimiz, başta Türkiye ve Türkiye Kürdistanı olmak üzere dünyanın tüm ezilen ve sömürülen halklarına proleter bilinç proleter kültür taşımıştır. Burjuva-feodal egemenlik sistemini kökten değişime zorlamış-zorlamaktadır. 45 yıllık mücadele tarihinde proletarya partisi burjuva feodal sistem karşısında Türk, Kürt, Ermeni, Laz, Çerkez vb. çeşitli milliyetlerden emekçilerin gönüllerinde taht kurmuştur. Faşist diktatörlük karşısında direnişin sembolü militanlarıyla, amansız mücadelesi ve hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan kahramanlarıyla halkta güven kaynağı yaratmıştır. Temsil ettiği proleter ideoloji-proleter ahlak-proleter bilinçle toplumsal değişimde itici güç olmuştur. Kolektif emek-kolektif bilincin temsilcisi TKP/ML halkların kurtuluşu mücadelesinde başta kadınlar olmak üzere eşitsizliğe, sömürüye başkaldıran tüm ezilenlerin açığa çıkardığı değerleri insanlığın özgürleşmesinin tarihsel mirasını geleceğe taşımıştır. Partimizin direniş geleneği, İbrahim yoldaşın ser verip sır vermeyen direnişiyle başlamış, Ali Haydarların, Muharremlerin, Özgüçlerin, Aliboğazı şehitlerinin direnişiyle sürdürülmüş; Zeki, Mehmet, Hasan, Sırma, Sefagüllerle devam ederek halkımızın onur ve gurur kaynağı olmuştur.

“Kavgada ve savaşta ısrarcı, hatalarına karşı amansız bir mücadele…”

Partimiz, 45 yıllık savaş  tarihinde, gerilla savaşında ısrarı ve kitlelere güveni ile umudun bayrağını bugünlere taşıdı. Partimiz bu savaş ve direniş geleneğini yenilgi-yengi-başarı- başarısızlık diyalektiğinin yol göstericiliğinde Demokratik Halk Devrimine ve halka olan sonsuz bir inanç ve kararlılıkla sürdürmektedir. Marksizm-Leninizm-Maoizm ideolojisine sıkı sıkıya sarılan, kavgada ve savaşta ısrarcı, hatalarına karşı amansız bir mücadele geleneği veren partimiz zafere mutlaka ulaşacaktır. Gerilla savaşında kökleşmek, Vartinik kıvılcımını yangına çevirmek, tüm bozkırı tutuşturmak, dağların doruklarında ve düşmanın kalelerinde kurtuluşun bayrağını dalgalandırmak buna bağlıdır.

“Israr, feda, cesaret, azim, kahramanlık, özveri…”

Dünyada emperyalist-kapitalist sistem, ekonomik bunalımlarını savaşlar çıkartarak aşmaya çalışmakta, Ortadoğu’da yerli uşakları DAİŞ gibi gerici örgütlenmeler aracılığıyla sürdürdükleri savaşlarla halka ait zenginlik kaynaklarına hakim olmakta, halka ise daha fazla zulüm ve yoksulluk dayatmaktadır. Keza aynı zihniyetin ürünü olan Türkiye-Türkiye Kürdistanı’nda faşist devlet ve onun dümenine geçmiş olan AKP hükümeti, Türk milliyetçiliğiyle harmanlanmış ırkçı, şoven, faşizan uygulamaları başta Kürt halkına olmak üzere ezilen tüm kesimlere  imha, inkar, katliamlar tutuklamalarla sürdürmektedir. Halkın iradesine kayyumları aracılığıyla el koyan AKP hükümeti, derinleşen ekonomik krizin içinden çıkamayarak savaş çığırtkanlıkları ile işçilerin, köylülerin, kadınların, gençlerin çocukların ezilen emekçi halkımızın en doğal hak taleplerine baskı şiddet ve tutuklamalarla karşılık vermektedir. OHAL adı altında TC faşist karakterini sürdürmekte, bütün bu saldırılara karşı kitlelerin direnişi ise büyümektedir. Sınıf mücadelesinin bağrından doğan Proleterya Partisi bugün de yarın da mücadelesini savaşını sürdürme kararlılığında ve inancındadır. Dolayısıyla ezilen sömürülen emekçi halkımız, An’dan başlayarak egemenlere karşı, öncüsü proleterya partisi saflarında sıkı öz örgütlenmelerini oluşturmalıdır. Zaferimizin teminatının örgütlenme olduğu anlayışıyla durmadan  duraksamadan mücadeleyi sürdürerek Demokratik Halk Devrimi’ni Halk savaşı yoluyla başarıya ulaştırarak çeşitli milliyetlerden Türkiye halkının kurtuluş kavgasını zafere taşıyacağız. Bu zafer yolunda ısrar, bu uğurda feda, bu kavgada cesaret, bu mücadelede azim, bu savaşta kahramanlık, bu direnişte özveri, daima iyi, daima fazla, daima daha yüksek ve daima daha ileri olmak zorundadır.  

 

Şan olsun partimizin 45 yıllık zafer çizgisine!

Şan olsun sayısız kahraman şehitlerimize!

Yaşasın Demokratik Halk Devrimi!

Yaşasın Halk Savaşı!

42868

Proletarya Partisi

 Proleterya Partisi'nden gundeme iliskin yazilar

Son Haberler

Sayfalar

Proletarya Partisi

Bugün Galatasaray Meydanında bariyerler bir genişledi ve arkasından geri daraldı.

Meydana gelmeden meydana açılan her yol denetim altına alınmış, polis denetiminden ve üst aramasından sonra meydana girdik... Arkasından heykelin olduğu yere geldim, orası da bariyer ile çevrilmişti, ön taraftan giriş yerine yan taraftan giriş açılmıştı, oradan da üst aramasından geçip oturma eyleminin olacağı heykel çevresine geldik. Heykel, cumhuriyetin 50. Yıl heykeli. 100. Yıl heykeli yapıldı mı bir yerlerde bilmiyorum...

Bariyer içinde bariyer ve onun içinde izin verilen sınırlar içinde acılarımızı haykırmak!

Disiplin anlayışımıza eleştirel bir bakış – II

II.Bölüm:

Laz Nihat’ın başında bulunduğu ekip, öylesine şuursuzca bir gözü kapalılıkla kontraya tabi hareket etmekteydi ki düşünün, düşman operasyonlarının sürmekte olduğu bir arazide, başta ben olmak üzere, kendilerinden yana tavır almayacaklarına kanaat getirdikleri bir grup gerillayı silahsızlandırarak, öylece araziye terk etmeyi bile göze alabildiler… 

Disiplin anlayışımıza eleştirel bir bakış – I

Aslında bu konuyu yıllar önce kaleme aldığım “Dersim Dağlarında” ve “Mao Zedung Değerlendirmeleri” isimli kitaplarımda, yaşanan somut örnekler üzerinden irdeleyip, kendimce, genel yaklaşımın ne olması gerektiğini, özlü bir perspektif olarak ortaya koymuştum. Ancak ne var ki bu kitaplarda ki tüm diğer konular olduğu gibi, bu konu da ‘meşru muhatapları’ olması gereken kişi ve yapılarca; ‘üç maymun’ seçeneğiyle karşılanmaya devam ediyor.

TKP-ML Merkez Komite: Pratiğimizde Bilinç, Bilincimizde Rehberdir İbrahim Kaypakkaya!

Coğrafyamız komünist önderi ve Demokratik Halk Devrimi’nin sönmez meşalesi İbrahim Kaypakkaya yoldaşın Amed Hapishanesi’nde katledilmesinin 51. yılındayız. Önder yoldaşımızın 18 Mayıs 1973’te katledilmesinden sonraki yarım asırlık zaman diliminde Türkiye ve Türkiye Kürdistanı toplumsal mücadeleleri tarihinin gelişim seyri, İbrahim Kaypakkaya’nın görüşlerini sadece doğrulamakla kalmamış aynı zamanda güncel kılmıştır.

Selahattin Demirtaş'a ve bütün tutsaklara...

"YÜREĞİN UMUT ETTİĞİ O ADRESTE" "LI DILÊ KU DIL HÊVÎ DIKE"

Düşkünlüğün, alçaklığın, düzenbazlığın, bağnazlığın, ırkçılığın, sefilliğin, çürümüşlüğün, bencilliğin, rezilliğin ve vurdumduymazlığın rağbet gördüğü bu topraklar sana göre değil dostum.

Yıllardır tanırım seni.

Hani, yüz yüze görüşmüşlüğümüz olmasa da, beraber oturup bir bardak çay içmemiş, tek kelime sohbet etmemiş olsak da, sen hep aşinaydın bana.

Bir aralar bu aşinalığa bir isim bulayım dedim ama inan hiçbir yere oturtamadım.

Akraba desem, değil.

Komşu desem, hiç değil.

TKP-ML MK Siyasi Büro Üyesiyle Röportaj: “Partimiz 53. Mücadele Yılında Faşizme Karşı Savaşını Kararlılıkla Sürdürecektir”

” Kitlelerin hakim sınıfların siyasetinden bağımsız, kendi siyasetini örgütlenmesi ve dahası bir güç olarak ortaya çıkmasını önemsiyoruz. Bu anlamıyla başta İstanbul 1 Mayıs Taksim alanı olmak üzere, işçi sınıfının, emekçilerin, kadınların ve halk gençliğinin 1 Mayıs’ta Alanlara çağrısını değerli ve anlamlı buluyoruz.”

– Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?

– İsmim Özgür Aren. TKP-ML MK, Siyasi Büro üyesiyim.

Tayyip'i, tayyip'e olan güvende yendi

Ah... kuzucuğum ah...

Ne oldu bize böyle.

Ne oldu.

Her şey tıkırında giderken...

Neler yaşadık böyle.

Bu seferde kediler chp'nin lehine mi trafoya girdi ne

Veyahut da.... veyahut da...

"Sizin siyasetçiler bizim sermayeden bir kaç kişiyi yemeye niyetlenirde  bizde hemide hala iktidardayken sizlerden daha fazlasını ham... ham... etmeyiz mi ha..." demenin yarattığı korku uzlaşısı dolu komplo teorileriyle mi  bundan sonraki seçimleri açıklayacağız.

Yoksa... yoksa...

Daha dün bir; bu gün iki

1 Mayıs'ı Taksim'e Mahkum Etmek!

1 Mayıs; sıradan bir gün değil, sınıfın ortaya çıkışından bu yana, ulusal ve evrensel düzeyde, burjuvaziye karşı verdiği mücadele deneyiminin toplam deneyim ve birikimlerini içeren ve onu yaşatmak için ortaya koyduğu kavganın adıdır. Bu nedenle de 1 Mayıs Uluslararası işçi sınıfının mücadele ve dayanışma günüdür.

"Legal parti sorunu" Üzerine

Legal parti sorunu, aslında hem Uluslararası Komünist Hareket ve hem de Türkiye ve K. Kürdistan Devrimci Hareketi açısından hiçte yeni ya da ‘bakir’ bir sorun sayılmazken; ama nedense devrimci hareketin ‘radikal sol’ olarak addedilebilecek kimi kesim ve yazarlarınca, böyleymiş gibi sunulmaya çalışılmakta.

Emperyalizm Üzerine Notlar -2

“Motor Üretimi Yoksa, Emperyalizm De Yoktur”

Soru: 2 -Türkiye'nin kendi tekniği (gelişmiş sanayisinin) yoktur. Örneğin bir motor bile yapamamaktadır. (Marksist Teori'nin Almanya-Frankfur'da 24 Şubat 2024"de düzenlediği "Lenin Dünyaya Bakmak" Sempozyumu tartışmalarından)

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı: Partimiz Savaşımızı Aydınlatmaya Devam Ediyor: Ona Omuz Ver! Güç Kat!

Ailevi sorunlar, geçim derdi, gelecek kaygısı, hayaller, yaşanmışlıklar, günden güne ömrün tükenmesi ve sonuç olarak hiçbir şey yaşamadığını farkettiğin ve yüreğine bir acının gelip oturduğu an... bunu ikimize kendime armağan ediyorum. Dost varmı ki şu zaman da derdini alıp vuracak sırtına ..ve biz nelerden uzak kalmışız haberimiz yok...şimdi ki dostluklarda ne duman ne tüten var

Sayfalar