Cuma Mayıs 3, 2024

ŞİMDİ HEPİMİZ ATİK’LİYİZ!

ATİK’e yönelik tutuklamaları protesto etmek için Almanya merkezli yürüyüş düzenleniyor. Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu, Avrupa’nın bir çok şehrinde yapılacak yürüyüşlere çağrı yaptı. 25 Nisan 2015 tarihinde Frankfurt’ta yapılacak Almanya merkezli yürüyüşe güçlü katılım çağrısı yapan ATİK’in çağrı metni şöyle;

Çünkü; Devrimci Mücadele Her Yerde Meşrudur!

15 Nisan günü, saat 17:30 sularında, Almanya’nın 4 eyaletinde, eşgüdümlü olarak, Federal Yargıtay’ın acil tutuklama kararına dayanılarak, Federal Kriminal Daire‘sine bağlı özel timler tarafından 7 ATİK üyesi ve aktivisti haksız yere tutuklandılar. Ayrıca özel timlerin bu operasyonunda bir çok ev arandı, kapı ve pencereler kırıldı, evler darmadağan edildi ve tutsak yakınları taciz edildiler ve korkutuldular.

Aynı zamanda benzer bir operasyon İsviçre Bern’de yapıldı ve bir kişi tutuklandı. 15 Nisan ve 18 Nisan’da Yunanistan/Atina’da iki ayrı operasyonda 3 kişi daha tutsak alındı. Ve yine 18 Nisan günü Fransa’nın Rems kentinde 1 kişi tutuklandı. Almanya dışında tutuklananlar Almanya’ya iade edilme tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktalar.

Bütün tutsaklar, Almanya Ceza Hukukunun (anti-terör yasası) 129. Paragrafındaki a ve b bendine bianen ‘‘Türkiye Komunist Partisi/Marksist-Leninist‘‘in üyesi ve yöneticisi olmakla suçlanmaktalar ve yargılanmak istenmekteler. Tutsakların hepsi izolasyon hücrelerinde ağır koşullarda bulunmaktalar. Özgürlük tutsaklarından bazıları geçmişte Türkiye zindanlarında çok ağır işkence muamelesine maruz kalmış olmasına rağmen devrimci direniş örnekleri sergileyen ve bu onurlu tavırlarından dolayı devrimci hareketler nezdinde büyük saygınlığı olan fakat gelinen aşamada ölümcül hastalıkları olan ve düzenli tedaviye ihtiyaç duyan insanlardır.

Almanya’daki Türkiyeli ve Kürdistanlı devrimcilere karşı başlatılan bu son baskı ve saldırganlık örneği, Alman devleti ve şimdiki hükümeti içindeki derin anti-komunist tutumun ve yine faşist AKP hükümeti üzerinden TC rejimiyle kurduğu sıkı işbirliğinin dolaysız bir ürünüdür. Bu nedenledirki; TC devletine ve hükümetlerine karşı takındıkları aktif devrimci tutumlarından ve aynı zamanda yurtdışında yaşayan işçilerin, kadınların ve göçmenlerin sosyal/siyasal kurtuluş mücadelelerine öncülük etmelerinden kaynaklı olarak Alman Devletinin baskı ve şiddetine maruz kalmaktalar. ATİK’in HDP çatısı altında Kürtlerle, Alevilerle, Gayri-Müslim toplumlarla,LGBTİ’lerle ve diğer devrimci sosyalistlerle seçim çalışmalarında aktif olarak yer alacağını açıklamasından sonraki süreçte gelişmesi de, yapılan bu operasyonu manidar kılmaktadır.

Bizler, devrimci ve muhalif insanların haklarının gasp edilmesine, devlet şiddetine ve kapsamlı politik baskılara maruz kalmasına kesinkes karşı çıkıyoruz. Bizler, uluslararası kamuoyunu özgürlük tutsaklarını sahiplenmeye, onların derhal serbest bırakılması talebini yükseltmeye çağırıyoruz. Bu bağlamda demokrat, ilerici ve devrimci örgütleri ve şahısları düzenleyeceğimiz kitlesel yürüyüşe katılmaya ve hep birlikte politik tutsaklara özgürlük talebini haykırmaya davet ediyoruz.

Yaşasın Enternasyonal Dayanışma!

Bütün Politik Tutsaklara Özgürlük!

#ATİKYalnızDegildir!

Yürüyüş: 25 Nisan 2015 Cumartesi, Saat 13:00

Kaisersack, Frankfurt (Merkez Gar önü)

 

50644

Misafir yazarlar

Güncele iliskin yazilariyla sitemize katki sunan yazar dostlarimiza ait bölüm

Misafir yazarlar

Martager (Nubar Ozanyan)

Yaşamı Fakir, savaşımı Martager olan komutan, sert yaşadı. Bir derviş gibi Kafkaslar’ı, Ortadoğu’yu dolaştı. Mazlumların yaşamından gürültü yapmadan kopup giderken geride derin izler ve unutulmaz anılar bıraktı. Yaşadığı her toprak parçasında eski ve köhnemiş olan her şeye meydan okudu. Yaşarken Ararat’a, düşerken Cudi’ye bakarak “Elveda” dedi.

Devrimci Bir Çıkış İçin Örgütlen-Örgütle

“…Komünist Enternasyonale bağlı tüm partiler, ‘Kitlenin daha derinlerine!’, ‘Kitlelerle daha sıkı temas!’ şiarlarını ne pahasına olursa olsun pratiğe geçirmelidirler; kitleler sözünden anlaşılması gereken emekçilerin ve sermaye tarafından sömürülenlerin, özellikle de en örgütsüz ve en bilinçsiz, en fazla ezilen ve örgütsel olarak kapsanması en zor olanların tümüdür.”(1)

Proletaryasız Burjuva Çağı Hayali(!)

 

Telaşlı diplomasi ve açık savaş hazırlığı Nijer: Afrika'da akut savaş tehlikesi!(Rote Fahne (Kizil Bayrak)

26-27 Temmuz gecesi, yaklaşık 26 milyon nüfusa sahip Batı Afrika ülkesi Nijer'de ordu bir darbe düzenledi. Bir önceki başkan Bazoum'u devirdi ve anayasayı askıya aldı.

Frankfurter Rundschau'ya göre Bazoum döneminde Nijer, "İslamcı teröristlerin Sahel'deki ilerleyişine karşı mücadelede Batı'nın son stratejik ortaklarından biriydi".

“En Önde” Durmak, “En Önde” Savaşmak (Dengê Azadî )

Lozan’daki tarihsel haksızlığın 100. yıldönümünde gerilla alanlarına yönelik işgal saldırıları sürüyor. Emperyalist devletlerle İttihatçı Kemalistler arasında imzalanan ve TC devletinin emperyalistlerce kabul edilmesinin resmileştiği tarih olarak 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması’nın üzerinden yüz yıl geçti.

Kalbim Zap’ta çarpar! (Nubar Ozanyan)

Yeni bir yüzyıl direnenlerin hikayeleri ve isimleriyle yazılmalıdır. Zalimlerin yazdığı yüz yıllık faşist tarihi parçalamanın zamanı çoktan gelmiştir. Soykırımcılar, teknolojinin üstünlüğüne her gün yenilerini ekleyerek kıyıcı ve yok edici silahlar üreterek Kurdistan’ın en ışıldayan direniş parçalarına saldırsa da, 26 gün abluka ve bombardıman altında yaralı olduğu halde “teslim ol” çağrılarına direnen gerillanın karşısında çoktan yenilmiştir!

Çoktan yenilmiştir, Osmanlı’nın İttihatçı subay ve askerleri, Türk ordusunun işkenceci generalleri!

“Halkın aslanları: HBDH milisleri” (Ziya Ulusoy)

Bahsetmek istediğimiz HBDH militanları. Yaklaşık 7 yıldır Erdoğan faşizminin acımasız  saldırı ve zulmüne karşı mücadele ediyorlar. Şimdiye değin yüzlerce eyleme imza attılar.

Mücadele koşulları çok ağır. Faşizmin saldırgan ve devasa miktardaki polis aygıtı, yüksek gözetleme ve takip tekniğini de kullanarak, hareket imkanını çok daraltıyor. Az güçle ve bu duruma rağmen, HBDH militanları eylem yapabiliyor. Biribirinden çok uzak kentlerde de, değişik bölgelerde de, aynı kentin değişik semtlerinde de Erdoğan faşizmine karşı eylem yapabiliyorlar.

Dedikoducu Modacılar

Amann... sanki kendileri de proletaryalarda karşılık bulsalardı chp ve hdp'lilerde taban, oy (veyahut da boykotçu) almış olmayacaklardı.

Neysee...

Nerede kalmıştık.

Maltepe'de bir mayıs.

Yolun bir tarafında tip'liler bir tarafında hdp'liler.

Yolun sağına, soluna... gölgesine de sıkışmış... tip'çilerin giyimlerini kuşamlarını ... diğer kortejlerdeki insanlarla kıyaslayan benim gibi de dedikocu modacılar.

Bu keşmekeşliğin içerisinde de..

Tip'çilerin gözleri  hdp'lilere... hdp'lilerinki de tip'çilere kayıyor.

Bizim devrim! (Nubar Ozanyan)

Rojava’nın haritadaki yeri sorulduğunda Kürtlerin bir kısmının dışında kimsenin doğru dürüst yanıt veremeyeceği bir süreçten geçilerek gelindi bugünlere. Büyük riskler göze alındı. Ağır bedeller ödenerek kazanımlar elde edildi. Bu sayede Rojava, özgürlüğüne kavuştu. Ortaya konan devrimsel hamleler, sayısız çaba sonucu Rojava halkları daha ileri ve gelişkin bir sürece geldi. 

DİK DURUP BOYUN EĞMEYENLER[*]

 

 

“Yol daima ayaklarınızın altında,

rüzgâr daima arkanızda olsun.”[1]

 

“Bu bir çıkmaz sokak. 3.Dünya savaşı yaklaşıyor.” Mu gerçekten de?

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Medvedev, 11-12 Temmuz 2023 tarihlerinde Vilnius’ta gerçekleşen NATO Liderler Zirvesi’nde Ukrayna’ya yapıla gelen silah yardımlarının daha da arttırılması kararına ilişkin olarak şu değerlendirmede bulunmuş:

“Çıldırmış olan Batı, başka bir şey düşünemez oldu. Aptallık noktasına kadar en yüksek düzeyde öngörülebilirlik içerisindeler. Bu bir çıkmaz sokak. 3.Dünya Savaşı yaklaşıyor.” (1)

Sayfalar