Pazar Mayıs 19, 2024

Bu metin bir isyandır yoldaş yüreklerden

Eğer    

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,

arkalarında doldurulması

mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.

Dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile,

en güzel yerde başlatılsaydı eğer.

Utanılacak bir şey değildir ağlamak,

yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer ...           

Can Yücel

Evet bir sevdaya yazılmış gibi duruyor bu şiir, değil ama, her türlü gitmelere göredir görebilene, mesela dostuna, mesela analara ve yoldaşlığa dair neden olmasın ki, kalbinin en derininde sönmeyen bir kor gibi ısıtmaz mı yoldaşlık bedenini, insanın baktığı yöne göre değişir sevdaların anlamları, kelimeler bilindik anlamlarından çıkar senin için uzak bir diyardan, mesela Munzur’dan, mesela hücrelerden, sevdalandığımız başka şeylere yelken açabilir. Ya da bir kelime içimizdeki çağlayanı ikna eder çıkarır göz kenarlarından yoldaşının öptüğü yanağına, su kadar gereklidir ömre bence yoldaşlık, parmağının ucu sızlasa sızlar yoldaşınki de, onun da sana uzanan titreyen kelimeleri yakar dilini söyleyemezsin bazen onu ne kadar sevdiğini, işte bundan güzeldir yoldaşlık sendir senden içeri.

Yalanı tanımayan bir hayat, gözlerinde açmış bir Nergisdir suyunu alır bakışlarından, Sefasını sürmedir birlikte paylaşmanın sofranda Gül kokusunu Deryalar dolusu bölüşürken…

Gülizardır koştuğun toprak gülü gülümsemesi hayat, yürüdüğün dağ Nur kadar aydınlık bir özgür gelecek için Şen tebessümlerin arasında vedalaşma anında kollarını taaa kocaman açıp sarıp sarmalamadır yoldaşlık…

Uçar konar yoksul bir işçinin sırtındaki çimento torbasına işte sen tam o anda dünyanın neresinde olursa olsun aynı hüznü paylaşırsın yoldaşınla, işte bundan çok acıtır içini ayrılık.

Daimi değil bu ayrılık bilirim lakin kendime de diyemem ki hüzünleri kov diye, meret tam gelir konar göğsünün orta yerine çık dersin çıt yok sus dersin bağırır gidiyor yoldaşın kalk sarıl… Öyle bir sarıl ki dönüşü devrim olsun

Her şey unutulur diyorlar ya yalan bu unutulmaz, çıkarsın sokağa, balkonuna evinin, dışarıdan gelen seslere bakar gözün, duymak ister gözlerini kulakların gelen olmaz yağmur da yağdı mı tamamdır burnun ucunda incecik bir sızı… Ağlasan mı ki bilemezsin kaybolmak isteyeceksin kalabalıklarda ama olamayacaksın işte böyledir ayrılık iki ucunda yoldaşların, gitsen zulüm yüreciğine kalsan onların gidişleri ölüm…

Bilirim ki sen bilirisin bildiğimi, düşünürüm, düşünürsün düşündüğümü, kelimelerimiz kirletilmemiş en saf haliyle durur bilincimizde, bilincimiz kah bir barikatın tam ortasında, kah bir deniz kenarında dalga sesinde, kah bir dağın kuytusunda düşman seslerden uzak. Ayrılığın her türlüsü yakıyor içimi ama zamansız gidişler en acıtanı, bu yüzden gittiğimiz yol gerçek ve acı ve acıtıyor, veda etmeye dilim gitmediğinden değil aklım elvermediğinden veda etmeyeceğim. Çünkü her an yanı başımızdasınız.  Elimin beş parmağı gibi, saatin beşi vurmuş gibi, tekrarlanan her beş, çoğalan her beş, on beş, beş yüz,  beş bin, beş milyon, beş milyarlarca halkların örgütlülüğü ile döneceksiniz.  Beş milyar olacaksınız, biliyor ve inanıyorum buna döndüğünüzde göreceğiz, şimdilik sadece sonlanan kelimelerim ve sizi anlatmada çok ama çok eksik kalan bu metinler. Onun içindir ki bu son değil aslında şimdi Gezide düşenler, barikatta dövüşenler, fabrikada direnenler, BAŞTA KADINLAR, işçiler, gençler, tüm emekçi halklar adına elveda değil uğruna düştüğünüz hayata ve size MERHABA… (DDSB’li bir yoldaşınız)

93962

Misafir yazarlar

Güncele iliskin yazilariyla sitemize katki sunan yazar dostlarimiza ait bölüm

Son Haberler

Sayfalar

Misafir yazarlar

TKP-ML Merkez Komite: Pratiğimizde Bilinç, Bilincimizde Rehberdir İbrahim Kaypakkaya!

Coğrafyamız komünist önderi ve Demokratik Halk Devrimi’nin sönmez meşalesi İbrahim Kaypakkaya yoldaşın Amed Hapishanesi’nde katledilmesinin 51. yılındayız. Önder yoldaşımızın 18 Mayıs 1973’te katledilmesinden sonraki yarım asırlık zaman diliminde Türkiye ve Türkiye Kürdistanı toplumsal mücadeleleri tarihinin gelişim seyri, İbrahim Kaypakkaya’nın görüşlerini sadece doğrulamakla kalmamış aynı zamanda güncel kılmıştır.

Selahattin Demirtaş'a ve bütün tutsaklara...

"YÜREĞİN UMUT ETTİĞİ O ADRESTE" "LI DILÊ KU DIL HÊVÎ DIKE"

Düşkünlüğün, alçaklığın, düzenbazlığın, bağnazlığın, ırkçılığın, sefilliğin, çürümüşlüğün, bencilliğin, rezilliğin ve vurdumduymazlığın rağbet gördüğü bu topraklar sana göre değil dostum.

Yıllardır tanırım seni.

Hani, yüz yüze görüşmüşlüğümüz olmasa da, beraber oturup bir bardak çay içmemiş, tek kelime sohbet etmemiş olsak da, sen hep aşinaydın bana.

Bir aralar bu aşinalığa bir isim bulayım dedim ama inan hiçbir yere oturtamadım.

Akraba desem, değil.

Komşu desem, hiç değil.

TKP-ML MK Siyasi Büro Üyesiyle Röportaj: “Partimiz 53. Mücadele Yılında Faşizme Karşı Savaşını Kararlılıkla Sürdürecektir”

” Kitlelerin hakim sınıfların siyasetinden bağımsız, kendi siyasetini örgütlenmesi ve dahası bir güç olarak ortaya çıkmasını önemsiyoruz. Bu anlamıyla başta İstanbul 1 Mayıs Taksim alanı olmak üzere, işçi sınıfının, emekçilerin, kadınların ve halk gençliğinin 1 Mayıs’ta Alanlara çağrısını değerli ve anlamlı buluyoruz.”

– Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?

– İsmim Özgür Aren. TKP-ML MK, Siyasi Büro üyesiyim.

Tayyip'i, tayyip'e olan güvende yendi

Ah... kuzucuğum ah...

Ne oldu bize böyle.

Ne oldu.

Her şey tıkırında giderken...

Neler yaşadık böyle.

Bu seferde kediler chp'nin lehine mi trafoya girdi ne

Veyahut da.... veyahut da...

"Sizin siyasetçiler bizim sermayeden bir kaç kişiyi yemeye niyetlenirde  bizde hemide hala iktidardayken sizlerden daha fazlasını ham... ham... etmeyiz mi ha..." demenin yarattığı korku uzlaşısı dolu komplo teorileriyle mi  bundan sonraki seçimleri açıklayacağız.

Yoksa... yoksa...

Daha dün bir; bu gün iki

1 Mayıs'ı Taksim'e Mahkum Etmek!

1 Mayıs; sıradan bir gün değil, sınıfın ortaya çıkışından bu yana, ulusal ve evrensel düzeyde, burjuvaziye karşı verdiği mücadele deneyiminin toplam deneyim ve birikimlerini içeren ve onu yaşatmak için ortaya koyduğu kavganın adıdır. Bu nedenle de 1 Mayıs Uluslararası işçi sınıfının mücadele ve dayanışma günüdür.

"Legal parti sorunu" Üzerine

Legal parti sorunu, aslında hem Uluslararası Komünist Hareket ve hem de Türkiye ve K. Kürdistan Devrimci Hareketi açısından hiçte yeni ya da ‘bakir’ bir sorun sayılmazken; ama nedense devrimci hareketin ‘radikal sol’ olarak addedilebilecek kimi kesim ve yazarlarınca, böyleymiş gibi sunulmaya çalışılmakta.

Emperyalizm Üzerine Notlar -2

“Motor Üretimi Yoksa, Emperyalizm De Yoktur”

Soru: 2 -Türkiye'nin kendi tekniği (gelişmiş sanayisinin) yoktur. Örneğin bir motor bile yapamamaktadır. (Marksist Teori'nin Almanya-Frankfur'da 24 Şubat 2024"de düzenlediği "Lenin Dünyaya Bakmak" Sempozyumu tartışmalarından)

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı: Partimiz Savaşımızı Aydınlatmaya Devam Ediyor: Ona Omuz Ver! Güç Kat!

Ailevi sorunlar, geçim derdi, gelecek kaygısı, hayaller, yaşanmışlıklar, günden güne ömrün tükenmesi ve sonuç olarak hiçbir şey yaşamadığını farkettiğin ve yüreğine bir acının gelip oturduğu an... bunu ikimize kendime armağan ediyorum. Dost varmı ki şu zaman da derdini alıp vuracak sırtına ..ve biz nelerden uzak kalmışız haberimiz yok...şimdi ki dostluklarda ne duman ne tüten var

TKP-ML MK: TKP-ML, 52 YAŞINDA!

“Daha Sıkı, Daha Sağlam, Daha Kararlı Bir Savaş” İçin Israr ve Sebatla!

Mao Zedung yoldaşın önderliğindeki Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin dünyayı sarsan fırtınaları içinde, coğrafyamız sınıflar mücadelesinin bir ürünü olarak doğan partimiz TKP-ML, 52 yaşında!

Emperyalizm Üzerine Notlar

Uzun bir zamandan beri emperyalizm üzerine makaleler yazıyorum, konferanslar veriyor, panellere katılıyorum. Bir de „Emperyalist Türkiye“ adlı kitabım yayınlandı. Bu kitapta'da Türk devletinin emperyalistleştiğini ve emperyalist bir devlet haline geldiğini; ekonomik, siyasi ve askeri olarak değerlendiriyorum.

Katıldığım seminer, panel, konferans ve çeşitli konuşma ortamlarında, yeni emperyalist ülkeler konusunda bana bir çok sorular soruldu, benim tezlerime karşı karşı tezler ileri sürüldü. Bir çoğu tezlerimi onaylarken, çoğunluk tezlerimi reddetti.

Patika, Politika mı Arıyor Yoksa..

"Başkası olma kendin ol

Böyle çok daha güzelsin"

Anasının kuzusu

Ciğerimin köşesi"

Marifet  solun sağıyla başarılı olmak değil ki.

Afyon, antalya, istanbul, ankara...

İmamoğulları, yavaşlar, böcekler... falanlar filanlar.

Sanki seçimleri kaybettiren  sol gibiymiş gibi

Sanki seçimleri kaybettiren de parlamentizm gibiymiş gibi

Hiç kimse zafer kazanan solun sağı karşısında solu ve parlamentizmi dahil ağzına almıyor.

Proletarya chp'nin sağını satın almış gibi.

Sayfalar