Cumartesi Nisan 27, 2024

Sınıfa Dışardan Aydın Bilinci Değil, Sınıf Bilinci Taşıyın !

 

Kararli, net, dik, bilimsel politik bir durusun olacak...

Kitleler, savrulduklari sag ve sol yanlis cizgilerle bir yere varamiyacaklarini, kendi politik deneyimleri ile kavrayarak, tarihsel-toplumsal surecin bir asamasinda, sana yonelmeye, bu kez seni denemeye karar verecek....

Iste, icinden gectigimiz bu bulanik suda, bu puslu havalarda, yapilmasi gereken sey, esas olarak tam da budur...

Devrimci-Demokrasinin bayragini dik, hicbir burjuva, kucuk-burjuva akimin kuyruguna takilma, yerini, mevzilendigin tepeyi halk bilsin, ve senin zamaninin gelmesini bekle...

Devrimci, bagimsiz ideolojik-politik bir merkez, bugun mevzilendigimiz dag bu olmalidir.

Oportunistlesmeyin Devrimciler, Marksistler, Komunistler; dik durun!...Kucuk-burjuva, burjuva Aydinlardan degil, sinifimizin yol gostericisi Marksist Felsefeden ilham alin.

 

 Hicbir zaman kisilerin one cikartilmasini dogru gormuyorum...One cikan kisileri donatan felsefenin one cikartilmasi taraftariyim....


Kahramanlari yaratan icinden gecilen tarihsel-toplumsal sartlar ve onlarin kusandiklari felsefedir...

Stalin, Lenin, Mao gibi kisisel figurleri savunmam yanlis anlasilmasin...Dunya capinda burjuvazi ve onun her renkten dostlarinin muazzam bir kara propaganda ile saldirdigi Proleteryanin bu ogretmenlerinin sahsinda, aslinda yok etmek istedigi onlarin ideolojileri/ felsefeleridir...

Bu yuzden, bu tarihsel sahsiyetleri savunmak, ozunde, M-L-M felsefeyi savunmak haline gelmistir, getirilmistir...

Yoksa komunistler hicbir zaman kahramanlar ideolojisi yaratmamislar, tersine, buna siddetle karsi cikmislardir; kitlelerin kahramanligini esas almislardir...
Tum karalamalara karsi, sozunu ettigim Proleteryanin ogretmenleri de, her firsatta bu en temel komunist ilkenin altini cizmislerdir.

Hata yapmaz onderler yoktur, hatalarini gorup, duzeltebilen onderdir...Tum bir Marksist Bilgi Teorisi bunun uzerine oturur.

Kendimize kurtarici aramaktan vazgecip, ne zaman tek kurtaricimizin M-L-M oldugunu kavradigimizda, onu inceleme, ogrenme, kavrama ve uygulama bilinci edindigimizde, iste tam da o noktada , yeni dunyanin yeni insanini, sinif felsefesini kusanmis devrimci isciyi yaratmis olacagiz...

Tum kurtaricilar, kurtarilmaya muhtac olanlar icinden, bizim sectigimiz kurtarilamayanlardir...

Kurtaran idoller, insanlar, saygidegerler yoktur; kurtarici felsefe Marksizm vardir!

Onderlige muhtac olanlardan, ismarlama onder yaratamazsiniz.

Bizim alcakgonullugumuz herkesin esitligine dayanir; bu yuzden bir karincaya da bir file de ayni saygiyi gosteririz...

Ancak!...Bunun bir erdem degil, bir boyunegme olarak goruldugu yerde;bir aptal koleler ve onlarin uyanik yol gostericileri oyununun sahneye koyuldugu yerde; tipki burjuvazinin yaptigi gibi, bu kez de sosyalizm adina, bir populer ust kultur yaratma,ve onun ekipmanlarini da yeni sol populizm olarak halkin tepesine cikartmaya calisirsaniz, iste orda, tam da orda, bizim alcakgonullugumuz yerini sinirsiz bir nihilizme birakir...

Gelin Marksizmde, isci sinifi siyaseti ve onun dogal, gercek, alcakgonullu, onder olmayan onderlerinin mutevazi cabalari altinda birleselim...

Ismarlama 'onderler', yazarlar, sanatcilar, basi buyukler, konusmacilar bize uymaz...Oyuna girdik mi herkes esit olacak, gucu oraninda verecek; esit yasiyacak, yetenegi oraninda is gorecek; esit muamele gorecek, ayricaliklilar sinifi, burokrat elitler guruhu yaratilmayacak....

Bizden biri olacak kisaca, bizim gibi isimsizlerden olacak.

Bu saatten sonra, hele birde, kendileri onderlige muhtac olanlarin, onder diye yukunu, forsunu hic cekemeyiz...Kendimize ne koca ne kurtarici ariyoruz; arkadas, yoldas, kollektivizm...sadece bu!

Gelelim icimize sizan Liberalizmin gercek gorunutusune... 
Liberal-Sosyalizmden, k.burjuva aydinlardan medet umanlarin gercek hikayesine...Demokratik yalanlarin arkasina gizlenmek istenen EKONOMIK FASIZME!
Neden hem iscici(!), hem de burjuvazinin nazik dostlari oldugu yalanlarinin ekonomik  ayagina... 

Burjuvazi ile uzlasmamizi vaaz etmeleri karsiliginda, kose yazarligi, buyuk basin erbabi, buyuk aydin, akil adam, bilim insani, 40 turlu unvan altinda aldiklari buyuk ikramiyeler onlarin olsun... 

Biz burada sadece liberal aydinin hic sevmedigi, siddetle alerji duydugu, rahat kicinin teori ve pratigine temelden ters, 'celik disiplinli Proleterya'nin nasil celiklestirildigine, kimin tarafindan celiklesmek, en siki disiplin altinda yasamak zorunda birakildigi tarihsel oykusune uc cumlelik bir hatirlatma yapmak istiyoruz...

Hey liberaller ve sosyalizmi liberalizmle harmanlayan burjuva sosyalistler!

Biz iscilerin fabrikalarda, insaatlarda, yollarda, madenlerde, isyerlerinde kole disiplini ile calistirilmasina, bir iscinin verebilecegi en yuksek enerjiyi hesaplayip, yaris atlari gibi, azami enerjiyle calistirilmamiza, burjuva ekonominin celik disiplini altinda inletilmemize, sakat birakilmamiza, gunde 4 iscinin katline, ekonomik fasizme gelince TIK demiyorsunuz...

Ama!..Is idelojiye-politikaya gelince, Proleter disiplinin kotulugune, can sikiciligina, katiligina,toplumu tek yanli sekillendirmeye calistigina kadar bir yigin zirvayi anti-komunizm uretmek adina biz iscilerin zihnine sokmaya calisiyorsunuz...

Fabrikalarda, madenlerde celik disiplini biz, siz burjuvaziden ogrendik, zorla egitildik, modern kolelik egitimine zorla tabi tutulduk..ac kalmamak icin burjuva ekonominin kurallarina kayitsiz-sartsiz boyun egmeyi ogrendik...Oyle ki bir liberal gibi rahat kicinin teorisini yapma imkani biz iscilere hicbir zaman verilmedi..Aclikla tehdit edildik...

Proleteryayi, Proleter Disiplini siz yarattiniz burjuvalar, biz sizlerin, ekonomik fasizminizin urunuyuz...Sermaye diktatorlugunun yetistirdigi cocuklariz...

Simdi ayni disiplin sizleri ezecek, celikten irademizi siz yarattiniz, sonuclarina da siz katlanacaksiniz; o celik disiplin altinda ezilecek, tum mulkiyet haklarinizi elinizden alacagiz!...

Proleterya Diktatorlugunun ayak seslerini duyun, er ya da gec tepenize binecek, mulkiyet dunyanizi paramparca edecegiz..
Biz iscilerin ozgurlesmesi, ancak mulkiyet ve onun dunyasinin yerle bir edilmesiyle mumkundur...

Yasasin Burjuvazi Uzerindeki Proleterya Diktatorlugu!...Yasasin Emegin Ozgurluk Mucadelesi!

Mulkiyet Dunyasina Karsi Esirler Dunyasi, Uyanin!

 

https://plus.google.com/u/0/112365406570080242447/posts

94834

NEDEN KAYPAKKAYA

“Kemalist diktatörlük, Türk şovenizmini körüklemeye girişti! Tarihi yeni baştan kaleme alarak, bütün milletlerin Türk’lerden türediği şeklinde ırkçı ve faşist teoriyi piyasaya sürdü. Diğer azınlık milliyetlerin tarihini, kitaplardan tamamen sildi. Bütün dillerin Türkçeden doğduğu şeklindeki “Güneş Dil Teorisi” safsatasını yaydı. “Bir Türk dünyaya bedeldir!”, “Ne mutlu Türk’üm diyene!” cinsinden şovenist sloganları ülkenin her köşesine, okullara, dairelere, her yere yaydı.

KÜRTLER TARIH YAZIYOR!

 

KÜRTLER TARİH YAZIYOR!

Kürdistan halkı kendi tarihini kendisi yazıyor.

Kürdistan Ulusal Özgürlükçü Hareketi, kendi öz gücüyle T.C. devletine her alanda darbe vurarak ilerlemeye devam ediyor. Kürdistan Özgürlükçü Hareketi Artık gerilla savaşı dönemini aşmış, stratejik denge savaş sürecini yakalamıştır.

Türkiye Devrimci Hareketi tarafından Batı’da ikinci bir cephe açılamadığından dolayı Kürt Özgürlük Hareketi stratejik denge aşamasına ağır bedeller ödeyerek mücadelesini sürdürmektedir.

NEWROZ ATEŞİ!

 

Zalimin zulmüne başkaldırının günüdür Newroz. Ortadoğu halklarının zafer ve özgürlük ateşini yaktıkları gün. Modern Dehak’lara karşı mücadelenin boyutlandığı, halkların emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı savaşlarınıyükselttikleri gün.

İntifalara, serhıldanlara esin kaynağı olan Newroz ateşi binlerce yıl önce yakıldı. Zalim Dehak’ın sarayından yükselen Newroz ateşi, o günden bu yana her 21 Mart’ta daha da bir gür yanıyor.

"EYLÜL KOKUSU" VE ADIL OKAY

 

Kaç Kişi Kaldık?" sorusu ile postmodernizmden malûl "yenik ruh hâline", "Hayır" diyen Adil Okay, yaşadığı tarihin umutlarını bizimle paylaşırken, Can Baba'nın yolunda, İbni Haldun'un uyarısını unutmamacasına ilerliyor...

Okay'ın "uzun yürüyüşü"nde "düş kırıklıkları", "yenilgi", "aşk", "sürgün" ve "yitirilenler"; ya da başkaldıran insana ait her şey var! Ama yılgınlık, vazgeçiş, tövbe yok... İnsan(lık)tan umudunu kesememiş Okay; bunun için de heybesinde dizeleri ile hâlâ yollarda...

AYDIN(LAR) VE AYDINIMSI(LAR)[*]

 

“Alev, başka şeyleri aydınlattığı

kadar aydınlatmaz kendini.”[1]

Dört yanın “aydınımsı(lar)” diye ifade edilebilecek bir yabancılaşma/ deformasyon tarafından kuşatıldığı kesitte, Demba Moussa Dembélé’nin, ‘Samir Amin: Ezilen Hakların Sömürülen Sınıfların Organik Aydınları’[2] başlıklı yapıtı, “dünya aydın bakışı”nın yanıtı gibidir sanki…

KAYPAKKAYA'YI ANLAMAK

 

ŞOVEN GERİCİLİK DALGASINA KARŞI KAYPAKKAYA'YI ANLAMAK VE ANLATMAK[1]

"Çocukluk saflığını kaybetmeyen

insana büyük insan denir."[2]

 

I) İbrahim Kaypakkaya'dan söz etmek; Onu anlamak ve anlatmak kolay bir şey değil; hatta çok zor; öncelikle bunun altını çizerek başlayayım konuşmama...

Önce bir soru: İbrahim Kaypakkaya öldü mü? İçinizde buna "Evet" diyen var mı? Olduğunu zannetmiyorum; ama varsa ne yazık...

“YÜZYILLIK YALNIZLIK”I YIKAN GERILLALAR: FARC-EP -3

 

Kolombiya’da Gerilla Örgütleri: ELN,  ELP ve M-19

“YÜZYILLIK YALNIZLIK”I YIKAN GERILLALAR: FARC-EP -2

 

“YÜZYILLIK YALNIZLIK”I YIKAN GERILLALAR: FARC-EP* -1

 

“Ya bedel ödeyerek özgürlüğü fethedeceksin,ya da onsuz yaşamaya razı olacaksın” Jose Marti

SINIF KONUŞMAZSA MEYDAN ÇAPULCULARA KALIR

 

HAVUÇ AYDINLAR (MAYALARIN ANISINA)

 

Burjuvazi, kendi sistemini “ilerici” ve insanlığın sahip olabileceği “en iyi toplumsal sistem” olarak tanıtmaya devam ediyor ve bu sistemi savunanları, bu sistemin sürdürülmesinin teorisini yapanları da toplumun karşısına “aydın” olarak çıkarıyor. Elindeki devletin baskı gücünü ve üretim araçlarına sahip olmanın getirdiği tüm avantajları kullanarak;  burjuva ideolojik manipüle araçlarını her saniye, her saat topluma empoze ediyor.

Sayfalar