Cuma Mayıs 3, 2024

SAVAŞA VE IRKÇILIĞA KARŞI;KADINLAR ÖZ SAVUNMAYA!

kaypakkaya-partizan
Geçtiğimiz yıl Rojava devriminin savunulmasında 7 Mart günü savaşarak ölümsüzleşen Ivana Hoffmann yoldaşımızın sesine kulak kabartarak; kadın özgürlük mücadelesinde canlarını vermiş, ağır bedeller ödemiş kız kardeşlerimizin direniş çağrısıyla meydanlarda olalım!..

 

Bin yılların kölelik zincirlerini kıran 8 Mart'ın baharla gelen muştulu yüzüne bakıyor gözlerimiz... Bundan tam 159 yıl önce Chicago'lu kadınlar; sosyal, sendikal hakları ve hak ettikleri ücret talepleri için mücadeleye kalkıştıklarında karşılarında erkek egemen kapitalizmin kapı bekçilerini gördüler... Yılmayan özgüçleri ve mücadele azimleri ile dize gelmediler. Patronların çıkardıkları yangında 129 kadın yoldaşlarını yitirdiler, ama asla yılmadılar...

Onların ellerindeki özgürlük ve eşitlik bayrağı Petrograd'lı, Madrid'li, Kobane'li kadınların ellerinde onurla taşındı… Bugün bu bayrak Kürt kadınlarının ellerinde Cizre'de, Sur'da, Silopi'de, Silvan'da dalgalanıyor...

Kadınların özgücünü ve iradesini kuşanan Kürt kadınları; sömürgeci faşist Türk devletinin tüm katliamlarına, işkencelerine karşı destansı bir direniş sergiliyor. Cizre'nin yıkık bodrumlarında ağır yaralarına, açlığa, susuzluğa ve soğuğa rağmen zafer işaretleri ile boyun eğmez direniş gösteriyorlar…

Faşist Türk devleti Kürt halkına savaş ilan etti!

“Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı” kapsamında Kuzey Kürdistan’ın bazı kentlerinde Özyönetim ilan edilmesi, sömürgeci Türk devletinin savaş ilanıyla karşılık buldu. Onlarca kentte aylardır sokağa çıkma yasağı uygulamakta, şehirler boşaltılmaktadır... 1 milyonu aşkın Kürt yerlerinden, yurtlarından edilmiştir. Evlerini terk etmeyenler katledilmekte, binalar bombalarla yerle bir edilmektedir. Çoğunluğu kadın, çocuk ve yaşlı 200’ü aşkın sivil Kürt katledilmiştir. Cesetler, faşist Türk devleti tarafından haftalardır sokaklarda tutulmaktadır. Binlerce insandan haber alınmamaktadır…

Dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen bu soykırım, mülteci pazarlıkları nedeniyle Avrupa kapitalizminin bekçisi devletler tarafından görmezden gelinmekte, daha da ötesi faşist Türk devletine milyarlarca Euro’luk yardımlar akıtılmaktadır.

Mülteciliğin sorumlusu küresel kapitalizmdir!

Yerlerinden yurtlarından edilen, gelecekleri ve yaşam umutları çalınan insanların direnişleri ve yeni yaşam arayışları meşrudur!..

Dünya topraklarını talan eden, diktatörlükleri besleyen ve mülteciliğe neden olan emperyalistler, mülteci akınından rahatsız oluyor. DAİŞ çetelerini bahane ederek Müslüman halklara ve mültecilere karşı ırkçılığı, halklar arasında çatışkı ve boğazlaşmayı tetikliyor.

Yeni yıl gecesi 500'ü aşkın kadının tacize uğradığı Köln'de suçlu olarak mültecilerin ilan edilmesi bundandır.

Her gün kıyılara cansız bedenlerin vurması, binlerce mülteci kadının taciz ve tecavüze uğraması, Avrupa topraklarına ulaşabilmiş 10 bini aşkın çocuk mültecinin “kaybolması” nın sorumlusu bu sistemdir!..

Ellerimizi buluşturmaktan ve direnmekten başka yolumuz yok!

Kuzey Kürdistan’ın Suruç kentinde 33 SGDF üyesi genç yoldaşımızı katlederek savaş ilan eden faşist Türk devleti, saldırılarını pervasızca sürdürmektedir. Hiçbir savaş hukukunun gözetilmediği, savunmasız-silahsız insanların, kadın ve çocukların hedef alındığı kirli bir savaş yürütülmektedir.

Direnişin önemli ve sürükleyici dinamiği olan Kürt kadınlarını teslim alamayan faşizm; onlarca sivil kadını, hamile kadını, 4 aylık bebekler dâhil çocukları, doğmamış bebeleri katledilmektedir. Sadece Kürdistan’da değil, İstanbul'da bu soykırıma direnen komünist kadınlar Yeliz Erbay ve Şirin Öter gibi direnişçi yoldaşlarımızın ev baskınında özellikle cinsel organlarına kurşun sıkılarak katledilmeleri, faşist Türk devletinin kadın iradesinden duyduğu korkuyu ifade etmektedir.

8 Mart Direniş ve İsyan Çağrımızdır!

Katliamcı Türk devletine karşı özsavunma hattında yürümekten başka yol kalmamıştır...

Dünya topraklarını savaş, yıkım, sömürü ve talan ile yaşanamaz hale getiren, insanlığın geleceğini karartan kapitalizme ve emperyalizme karşı, ırkçılığa ve faşizme karşı özsavunma hattında yürümekten başka yol kalmamıştır…

Kadına yönelik şiddet ve katliamlara karşı özsavunma hattını büyütmekten başka yol kalmamıştır..

Direnişleriyle umutlarımızı büyüten Cizre’li, Sur’lu.... Kürdistanlı kadınları selamlıyor, Kobane'den Cizre'ye 8 Mart'ta tüm toplumun özgürlüğü ve kadınların kurtuluşu için direnmeye ve Özsavunmaya çağırıyoruz!..

Geçtiğimiz yıl Rojava devriminin savunulmasında 7 Mart günü savaşarak ölümsüzleşen Ivana Hoffmann yoldaşımızın sesine kulak kabartarak; kadın özgürlük mücadelesinde canlarını vermiş, ağır bedeller ödemiş kız kardeşlerimizin direniş çağrısıyla meydanlarda olalım!..

Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!

Kürt halkının statü talebi tanınsın, katliamlar son bulsun!

Kürt kadınlarının direnişleri direnişimiz, talepleri taleplerimizdir!

Soykırımlara, ırkçılığa, faşizme ve kadına yönelik şiddete karşı özsavunmaya!

SOSYALİST KADINLAR BİRLİĞİ 

874