Pazar Mayıs 5, 2024

Gün solda birlik günü: Ayhan KAYA

kaypakkaya-partizan
AKP’nin 13 yıllık iktidarı muhalefet boşluğunun sonucudur

 

Türkiye siyaseti, Türkiye toplumu hiçbir dönemle kıyaslanmayacak düzeyde sol bir ittifaka ihtiyaç duymaktadır.

Her kes şunu kabul ediyor artık; AKP’nin 13 yıllık iktidarı muhalefet boşluğunun sonucudur. Yoksa

AKP öyle ahım şahım şeyler yaptığı, toplumun temel sorunlarına çözüm bulduğu, daha insancıl bir sosyal yaşam düzeyi yarattığı için seçimlerden başarıyla çıkmıyor. Tam tersine, tüm temel sorunlarda çözüm bulacakmış algısı yaratarak ama pratikte de, sadece kendi iktidarını düşünerek ve kafasındaki Türkiye modelini adım adım hayata geçirerek iktidarını sürdürüyor.

Kürt sorunu hala en yakıcı şekilde çözüm bekliyor. Bırakalım ülkenin demokratikleşmesini, her geçen gün çıkarılan yasalarla Tayip Erdoğan diktatörlüğü pekiştiriliyor. Ülke tam bir polis ve istihbarat cumhuriyetine dönüştürülüyor. Kadın katliamının kat be kat artığı Türkiye’de, doğa HES lerle, ağaç katliamlarıyla adeta can çekişiyor. Her gün iş kazalarında, göçüklerde onlarca emekçi, hiçbir sosyal güvencesi olmadan vahşi kapitalizme kurban veriliyor. Kentlerin varoşları yoksulluk girdabında, uyuşturucu ve fuhuş batağına dönüşmüş. Dış politikada iflas etmiş, bölgede yalnızlaşan ve DAİŞ gibi insanlık suçu işleyen çeteler üzerinden politika yapan bir Türkiye gerçekliği var ortada. Cumhurbaşkanından bakanlarına, ranta hırsızlığa bulaşmamış tek bir AKP yöneticisi yok. Daha da sıralamak mümkündür.

Denilebilir ki bir ülke ancak bu kadar kötü yönetilebilir. Ama tüm bu gerçekliklere rağmen AKP hala seçimlerden başarıyla çıkıyorsa, başta sosyalistler, demokratlar olmak üzere, her kesimin kendisini sorgulaması gerekiyor. Zira AKP’nin karşısında olduğunu idea eden CHP ve MHP’nin durumu, AKP’den bile daha geri. Bu halkın büyük çoğunluğu, AKP’nin ülkeyi kötü yönettiğini biliyor ama CHP ve MHP’nin yönetebileceğine de inanmıyor. O yüzden, AKP gericiliğinden kurtulmanın tek yolu, Türkiye Solunun oluşturacağı ittifaktan geçiyor. Yunanistan’daki sol ittifakın başarısı da gösterdi ki; umutsuzluğun hâkim olduğu tüm toplumlarda, ancak sosyalistler yeni umutları yeşertebilirler. Bu durum Türkiye toplumu içinde fazlasıyla geçerli.

Demokratikleşme, Kürt Sorununun çözümü, farklılıkların tanınması, örgütlenme ve ifade özgürlüğü, kadın özgürlüğü, doğanın korunması, sosyal ve toplumsal adalet, emekçilerin sosyal haklarının verilmesi, insanca yaşanabilir sosyal, toplumsal ve ekonomik yaşam standartlarına ulaşma, insani erdemleri ve halkların çıkarını esas alan bir dış politika gibi konularda güçlü proje ve söylemlerle ortaya çıkacak bir sol seçenek, Yunanistan’dakini de aşacak başarı düzeyini yaratabilir.

Ancak, Türkiye Solunun mevcut parçalı, dağınık yapısı, böylesi bir umudu yaratmanın önünde engel. Sol güçlerin geçmişe dönük aralarındaki çelişkiler, grupsal çıkarlar, pragmatist yaklaşımlar solda bir birliğin oluşumu önünde engel.

HDP, solda birlik adına ciddi bir adımdır ve Kürt Özgürlük Hareketiyle, Türkiye Sosyalistlerinin doğru temelde birliğinin ifadesi olmak istiyor. Tüm sosyalistlerin ve demokratik güçlerin, grupsal çıkarları ve geçmiş çelişkileri bir kenara bırakarak, toplumsal sorunları çözme temelinde, ilkeler etrafında birleşmeleri, demokratikleşme programını ortaya çıkarmaları ve güçlü bir söylemle bunu topluma taşıyarak, umudu yeşertmesini başarmaları gerekmektedir. Bu topluma karşı tarihi bir sorumluluk olduğu kadar, hem geçmişteki yanlışlarımızdan doğru temelde ders çıkarmayı, hem de yaşanan kahramanlıklara ve şahadetlere layık olmayı ifade etmektedir.

Bu süreçte her ne gerekçeyle olursa olsun, HDP etrafında, solda birliğe hizmet etmeyen her söz, davranış, yaklaşım, niyetlerden bağımsız AKP’ye hizmet eder. Çünkü şimdiden netleşmiştir ki seçimler esas olarak HDP ile AKP arasında olacaktır. CHP, MHP gibi partilerin, mevcut düzeylerinde fazla bir değişikliğin olacağına, kimse ihtimal vermiyor. Ya HDP ile sol birlik, barajları patlatıp, AKP diktatörlüğüne geçit yok diyecek; ya da AKP, kendi anayasasını çıkararak, sınırsız diktasını ilan edecek.

Gezi Direnişi ile 6-7 Ekim Kobani Direnişi bize şunu netçe gösterdi. Hem Kürt illerinde, hem de Türkiye metropollerinde, AKP faşizmine artık tahammülü olmayan, radikal ve her şeyi göze alan çok güçlü bir halk gerçekliği mevcut. Dipten gelen bu güçlü dalgaların birleşmesini ifade eden sol birliğin başaramayacağı hiçbir siyasal ve toplumsal hedef yoktur. Gün solda birlik günü…


1803