Bursa'da Özgür Gelecekle Dayanışma Coşkusu

Açılış konuşmasının ardından Özgecan Aslan şahsında şehitler için saygı duruşuyla başlayan etkinlik; sinevizyon gösterimi ile devam etti. Daha sonra Özgür Gelecek gazetesi adına Bursa büro temsilcisi Hüseyin Camkıran etkinliğin önemine dair bir konuşma gerçekleştirdi. Sistemin ve özelde hükümetin muhalif basın ve basın emekçileri üzerindeki baskılarına ve devrimci-sosyalist basının ezilenler için önemine değinen Camkıran, “Özgür Gelecek gazetesi işçilerin, köylülerin, ezilen kadınların, ezilen Kürt ulusu ve azınlık milliyetlerin, LGBTİ’lerin, doğa ve çevre katliamlarına karşı mücadele edenlerin, yani tüm ezilenlerin sesidir.”şeklinde konuştu.

Özgür Gelecek gazetesinin sıradan bir gazete olmadığını, Önder İbrahim Kaypakkaya’nın siyasi düşüncelerinin kapı kapı dolaşarak kitlelere ulaştırmanın ve onları örgütlemenin bir aracıda olduğunu belirten Camkıran, yıllar boyu karşılaştıkları baskı ve cezalara değindi. Gazeteyle dayanışma vurgusu yapan Camkıran “hava şartlarına rağmen dayanışma duyarlılığı gösteren herkese devrimci selamlarımızı iletiyoruz”dedi.

Grup İsyan Ateşi’nin güzel ezgileri ve coşkulu halaylarıyla devam eden gecede, grubun parçalarında devrimci önderler, işçiler ve Kobanê vurgusu öne çıktı. Grup İsyan Ateşi’nin ardından sahneye çıkan yedi yaşlarındaki bir yoldaşımız Partizanı anlatan ve selamlayan bir konuşma gerçekleştirdi.

Daha sonra sahneye Bursa’dan direnişçi işçiler çıktılar. Nestle işçileri programa katılamazken Sütaş ve Mepar direnişinden işçiler hep birlikte sahneye çıkarak direnişlerini anlattılar. Direniş pankartlarını açarak sahneye çıkan Sütaş işçileri, direnişlerle dayanışma vurgusu yaparak kendilerine verilecek en önemli desteğin Sütaş ürünlerini boykot etmek olacağını belirttiler.

Mepar direnişi adına da TÜMTİS Bursa Şube Başkanısöz alarak Tekel direnişinden bugüne işçi sınıfı hareketi ve ülkenin içinden geçtiği sürece değinerek kendi direnişlerine dair bilgi verdi. İşçilerin konuşmaları “Yaşasın Sınıf Dayanışması”, “Sütaş İşçisi Yalnız Değildir”, “Meparİşçisi Yalnız Değildir”, “Direne Direne Kazanacağız” sloganları ve alkışlarla karşılandı.

İşçilerin ardından Devrimci Demokratik Sendikal Birlik temsilcisi de bir konuşma yaparak direnişçi işçileri selamladı ve direnişlerle dayanışma çağrısını yineledi. Metal grevinin milli güvenlik tehlikesi olarak görülmesi ve yasaklanmasına değinen DDSB temsilcisi son dönemde artan işçi hareketlerine ve egemen sınıfların korkularına vurgu yaptı.

Sınıf hareketinin daha da büyüyerek gelişeceği, bunun gelişimi için omuz omuza olmanın önemine değinen DDSB temsilcisi, DDSB örgütlenmesini de tanıtarak yürüttükleri kampanyalara ve önümüzdeki süreçte taşeron sistemine karşı yürütecekleri kampanyaya değindi. TC’nin işçi sınıfıiçin Taşeron Cumhuriyeti anlamına geldiğini, Soma’da, Torunlar’da, Ermenek’te işçi katliamlarının arkasındaki en önemli nedenlerden birinin de taşeron sistemi olduğunu belirten DDSB temsilcisi işçi sınıfının örgütlenmesinin önemine ve herkesin bu örgütlenme mücadelesine katkıda bulunması gerektiğini belirtti.

Pınar Aydınlar söylediği türküler ve halaylarla kitle tekrar sahneye dolarak omuz omuza olmanın coşkusunu yaşadı. Pınar Aydınlar Özgecan Aslan’ıve Beşkızıl karanfili anarken, Rojava ve Kobanê’ye dair konuşmalar gerçekleştirirken Yeni Demokrat Kadın’ın İstanbul’da gerçekleştirdiği Kadın Konferansı’nıda selamladı. Pınar Aydınlar sahneden inmeden Taylan Kulaçoğlu da sahneye dâhil olarak okuduğu şiir ve konuşmasıyla Özgür Gelecek ve Partizanı, devrimcileri ve devrimci dayanışmayı selamlayan coşkulu bir konuşma gerçekleştirdi.

Son olarak sahne alan Hakan Yeşilyurt güzel ezgileriyle geceyi tamamlamışoldu. Hakan Yeşilyurt’un ardından Birlik Mücadele Zafer sloganlarıyla gece son buldu. Gece boyunca salonda sık sık sloganlarıatıldı. ESP, DHF, BDSP, SYKP, BATİŞ, BAMİŞ, Halk evleri, Gemlik HDP, Gemlik Dersim Derneği, kurum yöneticilerinde etkinliğe katılarak destek verdiler.