Cuma Nisan 25, 2025

Neo-Liberal AKP, Kautsky'nin 'Ultra Emperyalizmi' , 'Bariscil Kapitalizm' Ve Bir Ruyanin Sonu

Esas savas ,maddi-maddelesmis enerji evreninin zihnimize yansimasinda yuruyor...Dusunce -felsefe enerjisi biri ikiye boluyor...Tek bir soru tum bir evreni boluyor...
Dusmani yakindan izleyin. Onun akli bizden daha geliskin; yuzyillara dayanan sinifli toplumlar yonetme tecrubesine sahip. Akimlari yok edemeyecegini biliyor. Enerji evreninin sabit bir yuk uzerinde hareket eden bir enerji alanlari catismasi oldugunu biliyor...

Burjuvazi bilim,siyaset,ekonomi,sosyoloji vs bilim dunyasinin en zeki beyinlerini cevresinde toplamis, onlari kendi iktidari icin kullaniyor. Bilimsel dogusuyor Isci-Halk hareketleri ile...Tecrubesi,birikimi var...Onu ciddiye alin;onu inceleyin;akimlari nasil yonetmeye calistigini,taktiklerini-politikalarini inceleyin...Ondan ogrenelim.Dusmanini incelemeyen,ondan ogrenemeyen,onu yenemez...

Ofkeli degil bilimsel zekalar devrim yapar. Uyanik olmaliyiz; cin gibi! Neo-Liberal hukumet 'kiz ve erkek ogrencilerin ayni evde kalamayacagina' hukmetmis!

Hemen ofkeli tepkilerle meseleye yaklasmayin!

Gezi gibi devasa bir ayaklanmanin arkasindan akilli bir hukumet geri cekilir,direnci cozmeye calisirdi. Bunu kendi hukumeti,kendi sistemi icin yapardi.

Ama oyle yapmiyorlar!...Tersine gerilimi tirmandirmak istiyorlar...Peki neden?

Dusunelim, neden?...

Toplumu ikiye bolecegini,gerilimi artiracagini bile bile bu kararla yeniden yuklenmelerinin tek bir aciklamasi vardir; toplumsal kutuplasmanin bu eksende yurumesi, Neo-Liberal ekonominin cikarlarinin korunmasinin-ekonomik isyaninin engellenebilmesinin ancak bu tur geri sosyolojik noktalarda catisma alanlari olusturup, toplumsal direnc-enerji catismasini bu geri noktalara hapsetmek istiyorlar...Sunni kirilma noktalari olusturup ekonomik sistemi yasatmak istiyorlar.

Bu kadar mi?

Ortadogu artik bir acik savas ve catisma alanidir.Birin ikiye bolunmesinin kacinilmaz, Neo-Liberal sistemin cokmekte oldugunun kacinilmaz oldugunu gorduler....Aciga cikan enerjiyi; kendi sistemlerine yonelmeyen neo-liberal 'ilimli islam' ve geleneksel devlet modeli sapkasi altina gizlenmis neo-liberal sol olarak sekillendirmek istiyorlar...Neo-Liberal sisteme karsi aciga cikan Enerjiyi yine sisteme yonelmeyen iki ana akima yonlendirmek istiyorlar...Muhalefetmis gibi gorunen, birbirine dusmanmis gibi gorunen iki neo-liberal catisma alani yartmak istiyorlar...Halkin enerjisinin bu enerji kapanlari icinde kalmasini istiyorlar.

Bu kadar mi?

Neo-liberal islamin ve neo-liberal modernizmin catismasinin bir ic savaslara donusmesini istiyorlar...Savas istiyorlar. Yeni ortadogu politiklari ic savaslarla beslenen neo-liberal sisteme daha fazla yer acmak politikasidir. Iki kilic altinda kamplasin, savasin diyorlar halklara...Her iki kilicinda Neo-Liberal kilic oldugunu gizliyorlar...Etnik ve farkli dinsel ve mezhepsel farkliliklari da katiyorlar, o tarihsel celiskilerden de kendi politikalari icin yararlanmaya calisiyorlar.

Neo-Liberal hukumet bu son karari ile ne mi yapmaya calisiyor?

Bizleri neo-liberal islam ve neo-liberal modernizmin bicimsel catismasi altinda; etnik-mezhepsel-dinsel tum catisma-celiskileri de kullanarak bir ic savasa goturmek istiyorlar....Cunku Turkiye ekonomisi bir krizin icindedir artik. Bu kriz gecen yil patlayacakti ,ama Iran'a altin satislari ile geciktirildi. Bunun yansimasi doviz,kar,faiz kurlarinda ve tum bunlara bagli olarak artan butce aciklarinda hemen gorunmeye basladi.

Ekonomik kriz artik sadece Amerika'da bir finans kriz degil; kapitalizmin tum dokusuna sirayaet etmis kuresel bir krizdir...Kapitalizmin krizlere yol acan, ama krizlerden de beslenen bir savaslar rejimi oldugu gercegi yine hayata yon veriyor...

Bugun bolgesel savaslar, yarin dunya savaslari olarak patlayacak Kapitalizmin gelmis gecmis en kapsamli, en derin ve yine kendi burjuva ekonomistlerinin kendi sozleri ile 'cozumu olmayan bir kriz' surecindeyiz. Kapitalizm 1. ve 2. kuresel buyuk krizlerinin yaninda, atlatabildigi onlarca krizle bugunlere geldi. Finans Kapitalin kuresel hakimiyetinin sekillenmeye basladigi ikinci dunya savasi sonrasi donemden,  1974 Petrol Krizine kadar olan o altin donemi haric Kapitalizm her zaman bir kriz-krizler ekonomisi ola geldi.Krizler yaratma ve krizlerden cikmanin savaslar oldugu Kapitalizm ozunde bir savaslar rejimidir. Neo-Liberal sistem; Finans Kapitalin-cok uluslu sermayenin hakimiyeti altinda uretken Kapitalizmin-Reel Kapitalizmin, Tekellerin celismeli birligi ile hem birbirinden ayrilamaz hem de birbiriyle catismadan duramaz Kapitalist kuresel ve yerel celiskiler yumagidir.Sanal sermaye ile Reel Kapitalizmin iliskisi; sanal sermayenin tek hakimiyeti altindaki, ona tabi, silah kafasina dayanmis yasamaya calisan uretken sermaye celiskisidir.... Tarih Kautsky'nin 'Ultra Emperyalizm' , 'Bariscil Kapitalizm' naif-mekanik-tek yanli soyut tezlerinin degil; Lenin'in catismali Kapitalizm, Savaslar Emperyalizmi tezini yeniden dogruladi.... Kautsky'nin tezleri Kapitalizmin dogal gelisim sureci uzerinde ic ve dis tum faktorlari dislayan, teknik arizlarla dolu,cok bilinmeyenli bir denklem uzerinde degil, basit iki bilinmeyenli lineer sistemin tezleriydi...Leninizm onda eksik olani gordu; 'Ultra Emperyalizmde' eksik olanin Devrimci Proleterya faktorunun ve Kapitalistler arasi celiskinin formule mutlaka eklenmesi gerektigini gordu...Cunku Marksizm bilinci ile, Dialektik Materyalist bilincle yaklasti formule. Bunu gozardi eden bir felsefenin Hegelin idealist Dialektigi ve Feurbachin Mekanik Materyalizmi arasina sikismis gercegin sadece bir yanini, kuru-cansiz-celismesiz tarafini esas alan, iradeci bir maddeyi inceleme yonetemi oldugunu coktan kavramisti lenin. Marksizmin tam da bu idealist dialektik ve mekanik materyalizm celismesini cozmenin adi oldugunun farkinda olan bir baska deha Marksist, Lenin vardi kautsky'nin karsisinda....Tarih Lenini hakli cikartti ve Savaslari yeniden uretti Kapitalizm. Libya, Suriye, Misir, Sudan, Yemen, Irak vs Ortadogu artik Neo-Emperyalizmin agendasinda yeni kriz-enerji catismalari, ic savaslar cografyasidir. Turkiye ise bundan azad degil; en buyuk ic savasin en geriye saklandigi ve tum Ortadogunun bicimlenmesinin en buyuk alani olarak en geriye saklanmistir. Neo-Liberal AKP ne mi yapmak istiyor?

Neo-Liberal AKP sahsinda Burjuva Devlet bizleri bir ic savasa dogru goturmek istiyor. Burda soru simdi sudur; Biz ne yapacagiz?...Bu baska bir yazinin konusudur. Ilerde ele alacagiz.  Emperyalizm Savaslar Rejimidir! Baska Bir Dunya Mumkun!....http://dino-ibrahim.blogspot.nl/  

 

108815

Varlığımız direniştir… Nubar OZANYAN

Düşman yaratarak açlığı-yoksulluğu unutturmaya çalışan İttihatçı-Kemalist R.T.Erdoğan, geleneksel Türk devlet aklına göre düşünüyor ve hareket ediyor. Yaptıkları katliamdan, işledikleri suçlardan pişmanlık duymayan Türk devlet aklı, her daim katliama ve işgale, soygun ve gaspa çalışır. Fetihçi atalarını ve İttihatçı Enver-Talat paşaları örnek alan R.T.Erdoğan, baş komutanı Mustafa Kemal’e de laf söyletmez. Ait olduğu ulus ve sınıfa uygun konumlanan ve onların çıkarlarına göre plan ve hesap yapan R.T.Erdoğan’dan elbette insanlığa ait bir düşünüş ve davranış beklenemez/ beklenmemeli.

Kapitalizm Ehlileşir Mi? -3

Emperyalist Dünya Ekonomik Formu’ndan Liberal Beklentiler

Liberallerin ve kendine sol diyen “sol” liberallerin burjuvazinin “demokrat” görünümlü, ama özünde ise uluslarrası tekelerin sözcülerinden beklentileri ve umutları var.

Dijital Dünya Ekonomik Formu (DEF) 21-29 Ocak tarihleri arasında yapıldı. Ancak bu kez dijital yapıldı. Sloganları: “Anlaşmazlık çağından işbirliği çağına” idi.

Patent halk sağlığını tehdit ediyor…(İsmail Cem Özkan)

Aşı konusunda yazı yazarken çok araştırıp, ince ince bilgileri süzdükten sonra yazmaya özen gösterdim, çünkü her kelimeyi yanlış anlayıp akıl vermeye kalkan günümüzde ne yazık ki çok oluyor.

Mecbur insanlar vardır…(2)

“İdeolojik güç” veya “inanç” meselelerinin maddi yaşamla bağını kuramadığımızda, bunlar “gizemli kavramlar” olarak kalabiliyor. Sorunlar karşısında dilimizde hep bu iki kelime oluyor. Sadece dışımızdakilere değil, kendimizi sorgulayışımızda da sorun gelip “inanmak”ta ve “ideoloji”de düğümlenebiliyor.

Ama aslında çoğu zaman “inanmak”, “inanç”, “ideolojik güç ve netlik” vb. nedir, nasıl kazanılır, devamlılık ve canlılığı nasıl sağlanır sorularına net yanıtlar veremeyebiliyoruz.

Şehit Emine, Komutan Ayfer Celep…

Her yoldaşın taşıması gerekenden fazla bir yükü taşıdığı, kendisiyle ve zaaflarıyla daha fazla cebelleştiği günlerden geçerken hatıralarımızda bir gülüş var: Şehit Emine, Komutan Ayfer Celep…

Ceren’e… (Sefagül Aslan)

Bizim en güzel halimiz gülüşlerimiz” diye yazmıştı bana gönderdiği bir notta, asık suratlı, gergin, mutsuz, soğuk devrimcilikten nefret ederdi. Hep gülümserdi. Gözlüklerinin arkasından gözleri hep ışıl ışıl parlardı.

Kapitalizm Ehlileşir Mi? -2

Dünyada “otoriter rejimlerin artması” ne anlama geliyor?

Bütün burjuva ülkelerinin ve de onların oluşturduğu birliktelikler (AB, NATO ve diğerleri), yayınladıkları bildiriler, konseptler düşman yaratıcı, ve düşman çoğaltıcı yanında düşmana karşı, karşı taktiklerin geliştirilmesi işlenmektedir. Yani, ortada “barış” ve “uyum içinde birlikte yaşamak” yoktur. Mümkün olduğunca rakip yaratmak ve rakip gördüğünü zayıflatmak ve ya da yok etmek. Bu, emperyalist denegsiz gelişme yasasının bir eğilimi olarak ortaya çıkar.

TKP-ML MK: Devrim için ölümsüzleşenlerimizi onlara verdiğimiz sözleri tutarak saygıyla anıyoruz!

Sınıf mücadelesi hiçbir zaman “rahat”, “sıkıntısız” bir dönemden geçmemiştir/geçmeyecektir de. Zira sınıfsız ve sınırsız dünya kuruluncaya kadar emperyalist kapitalist sistemin ne kâr hırsı ne de bu hırs uğruna nüfuz alanlarının paylaşımı için rekabeti-savaşı bitecek; ne kâr-daha fazla kâr adına işçi sınıfı ve ezilen halk yığınlarının sömürüsü ne de yoksulluk-açlık ortadan kalkacak. Dolayısıyla egemen sınıfların, hakimiyetlerini sürdürmek için ezilen sınıflara yönelik baskısı, zulmü, saldırganlığı, katliamları bu ceberut sistem ortadan kalkıncaya kadar daimi olacaktır.

Karanlık koridorların öncüleri / Nubar OZANYAN

Zayıf bile olsa bir ışığın görülmediği zifiri karanlık koridorlarda yürüdük. Sonu belli olmayan her anı ve zamanı işkence dolu bir zindanın belirsizliğinde yaşadık. 5 Nolu Zindandaydık. Her tarafın sessizliğe gömüldüğü ülkede ne zaman, hangi saatte canımızın yanacağını bilmeden soluk almaya çalıştık. Bir insanın görmemesi gereken şeyleri gördü gözlerimiz. Direndik.  

Ekonomik Vaziyet(İmiz) ile Beşerî Tablo(muz)[1]

“Yoksulların sefaletine… kurumlarımız

yol açıyorsa, suçumuz çok büyüktür.”[2]

 

Bir “acı reçete” ile yüz yüze olduğumuzdan söz edilse de; bu, krizle uzun süredir çalkalanan coğrafyamızda malumun ilamından öte bir anlam taşımıyor!

Kapitalizm Ehlileşir Mi? -1

Giriş:

Sayfalar