Pazartesi Haziran 17, 2024

AFRİN DİRENİŞİ

Saray sahibi RTE'nin fiilen başladığını duyurduğu Afrin operasyonunda Türk savaş uçaklarının Suriye tarafına geçtiği Afrin ve köylerini bombaladığı duyuruldu.

    Operasyonun adı 'zeytin dalı'

    Faşist Türk Devleti tarihi boyunca gerçekleştirdiği saldırıları, katliamları örtbas etmek, gerçekliği ters yüz etmek için her seferinde gerçekle ilgisi olmayan isimlendirmeler kullanmıştır.

    19 aralıkta 20 hapishaneye yönelik operasyonda 28 devrimci tutsak katledilmişti,Ama Faşist Türk devleti bu operasyona 'Hayata Dönüş' adını koymuştu.

    Yine Kıbrıs'ı işgal ettiği operasyona 'Kıbrıs Barış Harekatı' adını koymuştu. Evet bu konuda hiç kimse Faşist Türk devletinin akıldaneleriyle yarışamaz/ellerine su dökemez.

    Faşist Türk devletinin savaş uçaklarıyla gerçekleştirdiği bombardımanın ardından 'zeytin dalı' operasyonu için Türkiye sınırları içerisinde silahlı eğitimden geçirilen 'zeytin taneleri' otobüslerle Afrin'e geçirilerek savaşa sürüldüler.

    Saray sahibi RTE'nin Afrin'e yönelik saldırısının milli çıkarlarımız uğruna yapıldığı bahane.Esas mesele  içeride milliyetçiliği kışkırtıp 2019 seçimlerini garantiye alma, tek adam yönetimini sağlamlaştırma hesabı yatmaktadır.

    Afrin saldırısında elde edilen başarıyla! bir savaş kazanmış komutan edasıyla 2019'a girmek.

    Afrin saldırısı öncesi Moskova ile Ankara arasında çok büyük ve sıkı bir pazarlığın yapıldığı görülüyor.Operasyonun hemen öncesinde Türkiye'nin MİT müsteşarı ve Genelkurmay başkanı Moskova'yı ziyaret ederek görüşmeler yaptılar.Bu pazarlığın odağında da İDLİB ve AFRİN'in olduğu bir gerçek. Tabi bunun yanında bir yığın da anlaşmalar/rüşvetler!

    Rusya epey uzun bir süredir Türkiye'yi NATO'dan koparıp kendine bağlamak için çabalıyor.İşte bu tavizler/anlaşmalar gereği olsa Suriye hava sahası Türk savaş uçaklarına açıldı.Bunun karşılığında da RTE İdlib'in güneyindeki -denetiminde bulunan-cihatçı çeteleri Afrin'e doğru çekmeye başladı.Tıpkı daha önce de Halep'te yaptıkları gibi.Oradaki cihatçılar otobüslere doldurulup İdlib'e taşıdıkları böylece Ruslar'ın şehri almasına izin verdiği gibi. Şimdi de İdlib'e karşı Afrin pazarlığı yapıldığı aşikar.Evet orta doğu'da emperyalistler 'benim kontrol alanım ne kadar geniş olacak'anlayışıyla hareket ediyorlar.

        Gelelim içteki muhalefet cephesine,

      CHP'nin genel başkanı Kılıçdaroğlu basına yaptığı açıklamada 'operasyona desteğimiz tam,Allah milletimize,askerimize yardımcı olsun' dedi. Kılıçdaroğlu'nun yaptığı bu açıklamalar ırkçı açıklamalardır.Savaş kışkırtıcısı açıklamalardır.Bu anlayışı teşhir etmek gerekir. Bu kendine devrimciyim, demokratım diyen herkes için görevdir.

      Bunlar Kürt düşmanıdır, Ermeni, Arap halklarının düşmanıdırlar.Savaşa Hayır ! demek neden zor geliyor sizlere diye sormak gerekiyor  bu yöneticilere...Hele bir de HAKSIZ savaşlara...

    Faşist Türk devletinin Afrin saldırısında savaş uçaklarından bırakılan bombalarla sivillerin, çocukların ölümünden yalnızca Türk devleti değil başta ABD ve RUS  emperyalistleri olmak üzere Türk devletine her türlü desteği veren AB li emperyalistler de sorumludur.

    Avrupa'da bir delinin Polonya'ya saldırısıyla başlayan 2. emperyalist paylaşım savaşında on milyonlarca insan yaşamını yitirirken bir o kadarı da sakat kaldı. Bugün de Türkiye'deki bir delinin Afrin'e yönelik başlattığı saldırı girişimi orta doğu'da bir savaşı genişletebilir.Binlerce insanın yaşamını yitirmesine, on binlercesinin sakatlanmasına yol açacak bir durumdur.Bunun da ötesinde emperyalistler arası anlaşmazlıkları da   tetikleyip bölgesel savaşın da ötesinde çatışmalara, savaşlara yol açabilir.

    Bu deliyi e l ele hep birlikte durduralım!!

 

    Bir gerçeği daha belirterek sonlandıralım.

    ABD emperyalistlerinin bir projesi olarak orta doğu'da ortaya sürülen, Türkiye, S.Arabistan ve Katar tarafından finanse edilen, silahlandırılan İŞID'i  Stalingrad direniş gerçekliğiyle  KOBANİ 'de ve başkenti Rakka'da yenilgiye uğrattıysa  Afrin'deki Kürtler,Araplar ve devrimci dostları ikinci bir Kobani direnişi yaratarak faşist Türk devletini yenilgiye uğratacaklardır.  

50865

Ecdadımız Kayıkları, Biz Gemicikleri Yürüttük

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan her fırsatta ecdadından bahsetmekten geri durmuyor. Yerel seçimlere yönelik bir yatırım olduğu herkesçe bilinen, konunun uzmanlarınca da birçok eksiği bulunduğu iddia edilen Marmaray tüp geçidi milyonların can güvenliği hiçe sayılarak apar topar açıldı. Başbakan açılıştaki konuşmasında da “ecdadımız gemileri karadan yürüttü, iktidarımız da denizlerin üstünden vagonları yürütüyor” dedi.

Din Kardeşligi masali ve türban sovu

AKP meclisteki türbanlı milletvekili şovuyla halkı uyutma yolunda kendisine yakışır bir adım daha atmış oldu. Oysa din, türban ya da özgürlük diye bir dertleri yok. Onlar ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmanın ve hizmet ettikleri bu düzenin ezen- ezilen, sömüren- sömürülen çelişkisini halkın gözünden kaçırmanın derdinde. Türbanı bu korkunç düzeni saklamak için bir şal olarak kullanmaktadırlar. Tuhaf olan şu ki, türban takan kadınların çoğu da bu düzenin mağdurlarıdırlar. Ne var ki onlar bunun farkında değil. Biraz düşünseler iyice esaret altına girdiklerini göreceklerdir.

Ortadoğu yeniden biçimlen(diril)irken …[*]

“Karanlık saatler geldiğinde,

o zamanın insanı da gelir.”[1]

 

Ortadoğu yeniden biçimlen(diril)irken söylenmesi gerekeni, gecikip, lafı dolandırmadan hemen belirteyim: Büyük bir alt üst oluşun içindeyiz…

Bu kadar da değil; her şey daha da ağırlaşarak vahimleşecek; veya tarih müthiş hızlanacak; ya da sık sık Montesquieu’nun, “Ne mutlu tarihi sıkıcı olan halka” sözü anımsanacak…

Ercan Binay’dan mektup var Abdullah KALAY’a özgürlük!

“Zulümle abad olunmaz.”[2]

 

Cumhuriyet Bayramı' Ve Bagımsız Türkiye Hangi Sınıfın Ideolojisidir?

'Cumhuriyet Bayrami' Ve Bagimsiz Turkiye Hangi Sinifin Ideolojisidir?

 

'Bir Marksist toplumsal uzlasmaya degil, sinif mucadelesine dayanir' der Lenin.

Sinif mucadelesi ise tekduze bir rota izlemez.Tarihin her toplumsal akisinda farkli bicimler olarak karsimiza cikar. Komunistler iradeci-idealist degil dialektik olguculuga dayanir. Canlidir Marksistin dunyasi, basma kalip, tekduze, soyut ilkeler ve kaliplar bakisi burjuvazinin dunya gorusudur.

 

Solu Liberalleştirmek

 

Sol’u liberalleştirme; onu devrimci özünden kopararak, burjuva düzen içi bir hareket haline getirme ve burjuva sistemine karşı toplumsal devrimci alternatif olmaktan çıkarma çabaları, solun tarihi kadar eskidir. Toplumun burjuva-proleter kampa bölünmesinden bu yana da, burjuvazi, sol’u sol olmaktan çıkarmanın her türlü yolunu denemeye, şiddetin yanında, ideolojik ve siyasal olarak onu yozlaştırmaya özel bir önem verdi. 

Kürdistan ve "Demokratikleşme"

Kürdistan tarihi açısından 90'lı yılların en önemli olgusu Kürdistan ulusal kurtuluşçuluğunun kadrosu,hemen hepsi bağımsızlıkçı çizgide binlerce Kürd aydınının imha edilmiş olmasıdır.Öylesine bir soykırım ki hesabını gören de soran da yok,ortalık da "barış"çılardan ve "unutmaya ve affetmeye hazırız"cılardan geçilmiyor.Kürdistani stratejik aklın ve ulusal kurtuluşçuluğun taşıyıcısı bu kategorinin imha edilmesi,kalan yerli/yerel aydınların Türki metropollara ya da yurtdışına kaçması/kaçırtılması ve eşzamanlı olarak Kürdistan köylülüğünün sömürgecilerce Kürdistan dışına göçertilmesinin ulusal

Iki Birlesir Bir Olur Ya Da HDP

Iki Birlesir Bir Olur Ya Da HDP


Ertugrul Kurkcu ''Halkin uzerine bilgelik tesis etmek degil, halkin bilgeligini temel alan bir partiyiz'' diyor...Kongreye Apo ve Recep kutlama mesajlari yolluyor!

 Tum milliyetlerden Isci-Koyluler Revizyonizmi gormuyor ve alkisliyorsunuz!

 Sunu diyor sizlere Kurkcu; Isciler-Koyluler ,Marksizm-Leninizm gibi sizi kurtarmaya calisan akimlara kapilmayin...!

Bölünmek için Birlesin


Bölünmek için Birlesin!

Bir Maoist hayati iki ucundan kavrar her zaman; Burjuvazi ve Proleterya ucundan. Birin iki oldugunu kavramamis bir kafa Marksist bir kafa degildir.
Komunist partiler icin Demokratik-Merkeziyetcilikin tek bir anlami vardir; Demokrasi KP lerde Burjuvaziyi temsil eder; Merkeziyetcilik Proleteryayi temsil eder....

Yaranın Merhemini cellattan mı isteyecegiz!

           Yeğişe Çarents   15 Mart 1921  Yer Berlin Charlottenburg semti,

   İttihat ve Terakki Cemiyeti başkanı,İç işleri bakanı,1915 Ermeni Soykırımı'ndan birinci de rece sorumlu,1,5 milyon Ermeni'nin ölümüne sebep olan Tehcir kararnamesi'nde imzası bulunan Talat Paşa Erzincanlı Soğomon Tehleryan tarafından öldürüldü.  Ermeni soykırımı'nda ölenlerin İntikamını almak için Talat Paşa Berlin'in en işlek caddesinde gündüz vakti ensesinden vurularak Ermeni halkı adına cezalandırıldı.Kaçarken polisler tarafından yakalandı.Direniş göstermedi.

Şiirin Şairleri, Şairlerin Şiiri -

“Biz bu kitapları ne zaman okuduk ve niçin her satırını çizip notlar düştük kıyılarına”[1]

“Herkes gider, şiir kalır,” der İbrahim Tenekeci.Doğrudur; öyledir…

Şiirin tarihi şaire doğru akarken; “Şiir kelime kaynar. Bir kazandır, dumanlar tüter içinden,” der Ahmet İnam…

İnsan ruhunun ve yaşamın derinliklerine nüfuz eden şiir ölmez, öldürülemez; çünkü ölümsüzdür…

Hayır; ‘Buz’[2] başlıklı yapıtı ile ‘2011 Turgut Uyar Şiir Ödülü’ne değer görülen Osman Özçakar’ın, “Şiir biraz da sözcüklerle manipülasyon yapma işidir,” tespitine katılmak mümkün değil.

Sayfalar