Perşembe Mayıs 16, 2024

TKP/ML Ortadoğu Parti Komitesi :“Bugün temel görev partinin etrafında kenetlenerek örgütlenmektir!”

Şan olsun partimiz TKP/ML’nin 46. kuruluş yılına!

24 Nisan devrimin gerçek yoludur!

Kaypakkaya yoldaşın devrim ve örgüt öğretisi işçi sınıfının, emekçilerin sahip olduğu ve kazandığı en ileri öğretidir. Ülkemiz topraklarında hiçbir teori, hiçbir fikir ve strateji Kaypakkaya yoldaşın ortaya koyduğu kurtuluş yolu kadar gerçekçi, güvenilir ve uygulanabilir değildir. Sömürü ve zulüm düzeninden acı çeken, ezilen tüm emekçilerin kurtuluşunu ve özgürlüğünü, hiçbir teori ve strateji bu kadar gerçekçi ve bütünlüklü olarak ortaya koyamamıştır. Onun savunduğu devrimci görüşler, güncelliğinden ve uygulanabilir niteliğinden hiçbir şey kaybetmeden günümüze devam etmektedir. Savunduğu bilimsel, devrimci görüşler günümüzün yaşanan tüm sorunlarını aydınlatmaya yanıt ve çözüm olmaya muktedirdir. Kaypakkaya yoldaşın öğretisi devrimin olanağı, iradesi ve kararlılığıdır. Başarının ve zaferin yoludur. Kurtuluşun ve özgürlüğün sahici ismidir.  

Kaypakkaya yoldaşın devrim öğretisi emperyalizme, komprador kapitalizme, feodalizme karşı uzlaşmazlık temelinde savaşma öğretisidir. Onun bilimsel devrim öğretisi iyi düşünülmüş, kapsamlı, aynı zamanda disiplinli bir örgütlenme öğretisidir. En ileri direniş ve kararlılık çizgisini savunan Kaypakkaya yoldaşın görüşleri emekçilerin ve ezilenlerin değişim ve kurtuluş ihtiyacına en açık ve en yalın en dolaysız yanıttır. Bundandır ki Rojava’da, Efrin’de Kaypakkaya’nın yoldaşları en ön saflarda en ileri direniş çizgisinde faşist TC devletine ve onun paralı çetelerine karşı kahramanca ,savaştı ve savaşmaya devam ediyor.

“TKP/ML zulümden acı çeken tüm emekçilerin partisidir”

Büyük engeller ve sayısız zorluklarla dolu demokratik halk devrimi yolu ancak Kaypakkaya yoldaşın öğretisi kavranırsa yürünebilir ve başarılabilir. Bu yolu ancak özgürlük ve kurtuluşa inananlar, kendini koşulsuz ve sonsuza dek devrime adayanlar yürüyebilir.

Kaypakkaya yoldaşın kurtuluş öğretisi hiçbir özgürlük kırıntısına prim vermeyecek kadar bütünlüklü ve tamdır. Onun şiarı “KIRINTI DEĞİL TAM ÖZGÜRLÜKTÜR”. Hiçbir ulusa, inanca ve cinse ayrıcalık ve üstünlük tanımayacak kadar eşitlikçidir. Eşitlik anlayışı “TAM HAK EŞİTLİĞİDİR”. Ezilen, baskı altında özgürlük arayan toplumun tüm kesimlerinin ihtiyacı olanları karşılayacak ve her kesimi kapsayacak kadar devrimci ve bütünlüklüdür. Onun görüşleri hiçbir eşitsizliğe ve adaletsizliğe prim vermeyecek kadar özgürlükçüdür. Demokrasi anlayışı ise demokrasinin sınırlarını genişleterek en geniş anlamda burjuva demokrasisini savunmak, onunla yetinmek değil daha ileri ve tam olan proleter demokrasiyi savunmaktır. Ülkemizde özgürlükler ve haklar sorunu ancak demokratik halk devrimiyle çözülür. Bunun yolu ise halk savaşını kavramaktan, örgütlü bir şekilde kararlıca yürümekten geçer.

Kaypakkaya yoldaş sadece sömürülen baskı altında ezilen işçilerin, köylülerin, Kürtlerin, kadınların, göçmenlerin, Alevilerin, çocukların değil sömürü ve zulüm dünyasından acı çeken her emekçinin önderi ve yoldaşıdır. Sömürülen ve ezilen her kesimden emekçi kendilerine ait olanları, aradıkları özgürlük düşünü, kurtuluş idealini Kaypakkaya yoldaşın savaş manifestosunda bulabilir. Onun direniş ve mücadeleyle inşa etmeye, örgütlemeye çalıştığı partisi TKP/ML başta işçi sınıfı olmak üzere sömürü ve zulümden acı çeken tüm emekçilerin ve ezilenlerin partisidir.

“Darbeci-tasfiyeci yıkım projeleri TKP/ ML’yi çökertemez”

Kaypakkaya yoldaşın kurduğu partinin temeli granittendir. Her türlü burjuva ve küçük burjuva ideolojisinin kuşatma, yıkma ve tasfiye etme saldırılarına karşı dayanıklılığı olan bilimsel temelli devrimci bir partidir. Ne emperyalizmin hegemenonyası ne burjuva-feodal faşist devletin çökertme politikası ne de iflah olmaz küçük burjuvazinin darbeci-tasfiyeci yıkım projeleri TKP/ ML’yi çökertemez.

Parti olmadan özgürlükler ve kurtuluş elde edilemez. Bugün temel görev partinin etrafında kenetlenerek örgütlenmek, onun önderliğinde kurulan kurtuluş ordusu TİKKO saflarında her türden gericiliğe ve faşist diktatörlüğe karşı silah elde savaşmaktır.

Sömürü ve zulümden acı çekenler! Özgürlük, kurtuluş ve adalet arayanlar! Özgür ve onurlu bir yaşam özlemi çekenler! İşçilerin, köylülerin, Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, gençlerin ve tüm ezilenlerin partisi olan TKP/ ML saflarında örgütlenelim! TİKKO saflarında yerimizi alarak başta TC faşizmine karşı olmak üzere Ortadoğu’nun katliamcı-kadın ve çocuk düşmanı olan faşist çetelerine karşı savaşalım!

Yaşasın partimiz TKP/ML, halk ordusu TİKKO, gençlik örgütü TMLGB!

Şan ve onur olsun komünist önder Kaypakkaya yoldaşa!

Şan ve şeref olsun TİKKO saflarında savaşan halk savaşçılarına!

Yaşasın Efrin direnişimiz! 

46779

Proletarya Partisi

 Proleterya Partisi'nden gundeme iliskin yazilar

Proletarya Partisi

Bu makaleyi, yazarken ölüm haberini aldığım, sevgili yoldaşım Turan Talay'ın anısına adıyorum.

Türk Tekelleri Afrika'yı Çok Çooook Sevdi!

TKP-ML Ortadoğu Parti Komitesi:Faşizm Ve Siyonizm Kaybedecek, Filistin ve Rojava Kazanacak!

Ortadoğu ezilen halklarının ezeli düşmanları olan Faşist T.C. ve Siyonist İsrail devletlerinin halklara yönelik saldırıları ile ezilen Rojava ve Filistin halklarının direnişine şahit oluyoruz. Bu gerici güçler, tüm teknolojik üstünlük ve emperyalist devletlerden tam destek görmelerine rağmen, Filistin ve Rojava halklarının direncini, mücadele kararlılığını kıramıyorlar. Egemenlerin tüm saldırılarına rağmen belirleyici olan yine halkın öz direnişi ve kararlılığı oluyor. Filistin ve Kürdistan halkları; İsrail Siyonizmine, T.C.

Arstahk: “Biz Beyaz Bayrak Kaldırmayız!”

Ermeni halkının soykırım ve tehcir tarihine bir yenisi daha eklendi. 1915 bitmedi. Bu kez TC destekli Azeri faşizmi eliyle utanç dolu katliam gerçekleşti. 19 Eylül günü Karabağ’ın (Arstahk) Başkenti Istepanagerd başta olmak üzere Karabağ’ın dört bir yanına saldırılar başlatan Azeri işgalcileri, saldırının birinci günü tamamlanmadan aralarında kadın ve çocukların da olduğu 35 kişiyi öldürüp yüzlerce sivil insanı yaraladı.

Vurun Abalıya - Çaresizsen Güneşe Bak... Cızz....

Proletaryalarda öğren proletaryalara öğret.

Nolurrr.... nolurrr.... bir kez de kabahati....

Fakirlik güzel şey... fakirlik güzel şey..

Hele de birde seni deniz kampına götüren, yanacam diye de çakma (yoğurt) yağlarıyla, insanın midesini bulandıracak bir şekilde,  orasını burasını yakan o... fakir...  insanları bırakıpta deniz manzaralı villalarda sabah kahvaltısı yapabilecek dostlarınız varsa... gerçekten fakirlik güzel şey.... gerçekten fakirlik güzel şey...

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! -2-

Burjuva-feodal politika yapmanın bazı “incelikleri”!

II. ABDÜLHAMİD MEVZUU[*]

 

“Gerçeği bilmeniz gerekiyor,

gerçeği aramanız gerekiyor.

Gerçek sizi özgür kılacak.”[1]

 

“ÖZELEŞTİRİ”NİN ELEŞTİRİSİ[*]

 

SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER

 

“Sende, ben, imkânsızlığı seviyorum, 

fakat aslâ ümitsizliği değil.”[1]

 

Anlama/ ve kavramanın dünyayı değiştirmek için mücadele edenler için eleştirel bir “olmazsa olmaz” olması yanında; “Netlik [de] insanın en büyük gücüdür.”[2] Bu bir.

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! (1ci bölüm)

Açıklama: Bu yazı, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin Genel Başkanlığına getirildiği dönemde, 2010 tarihli Partizan’ın 72. Sayısında yayımlanmıştır. Yazı eski olsa da, yazılanlar eski sayılmaz. Zira Mayıs 2023 seçimlerinde “halkın umudu” olarak önümüze konan Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’sinin burjuva-feodal sistemde oynadığı rol, özellikle de seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Ve ortaya çıkan bu gerçeklikler, Partizan makalesinde dikkat çekilen ve tespitleri yapılan gerçekliklerle uyumludur.

Beylere ve devlete karşı olmak (Nubar Ozanyan)

Artsahk (Karabağ) sekiz aydır kuşatma ve abluka altında. Elektrik, gaz, akaryakıttan yoksun; açlığa ve dermansızlığa mahkum edilmiş bir şekilde teslim olması bekleniyor. Soykırımın günümüzde almış olduğu en utanç verici ve acımasız hali yaşatılmaktadır halka.

Ne uluslararası Adalet Divanı’nın kararı ne sekiz aydır çalınan diplomatik kapılar, Karabağ’da yaşayan Ermeni halkının yaşamsal sorunlarına çare, derdine derman oldu. Yapılan sayısız görüşme, müracaat ve iletişimden hiçbir sonuç çıkmadı.

“Bir Tek Mücadele Kaybedilir; O Da Terk Edilen Mücadeledir.” (Kadınların birliği)

Cumartesi Annelerinin eylemi, bu ülkenin en uzun soluklu mücadelesidir… Birçok kez engellendi, saldırıya uğradı, sürekli hale gelen polis saldırısı nedeniyle 1999’dan 2009’a kadar ara verildi, pandemi döneminde online olarak yapıldı ama ne olursa olsun Cumartesiler, 1995 yılından bu yana yani 28 yıldır “kaybolan” çocuklarını, eşlerini, babalarını, annelerini, arkadaşlarını, yakınlarını arayan insanların ama en çok da annelerin eylem günü oldu.

Yeni Emperyalistler Eski Emperyalistlere Karşı

Kapitalizmin; gelişmesi, genişleyerek yoğunlaşması ve üretimin her geçen gün artmasıyla ortaya çıkan tekelleşme ve uluslararası yönünün esas hale gelmesi, onu daha saldırgan bir aşama olan emperyalist bir aşamaya ulaştırdı. Bu gelişme, sınıfların netleştiği ve sınıflar arası mücadelenin keskinleştiği kapitalist ekonomik sisteminin diyalektik gelişiminin bir karakteristiğidir. Kapitalizm derinlemesine ve enlemesine geliştikçe yeni emperyalist ülkeler ortaya çıkacak ve bu da  emperyalistler arası çelişmeyi artan ölçüde derinleşecektir.

Sayfalar