Cuma Mayıs 3, 2024

Gizemli bir meslektir devrimcilik, hele söz konusu Martager ise...

Nubar Ozanyan yoldaşı tanıyan, bilen her yoldaş görünen ve ön plana çıkan nitelik ve özellikleriyle bilir onu. Oysa görünen her zaman tek bir şey olarak kolay kalır hafızalarda. Gerçeğin bir kısmıdır, bütünü değildir. Tamamı hiç değildir.

Komutan Martager elleri ve derin hissiyatıyla özgürlük mesleğini yerine getirmeye çalıştı. Söz ve söylemle arası pek iyi olmamıştır. Ancak fikir ve düşüncelerle arası hep iyi olmuştur. Görevini en iyi şekilde yerine getirecek kadar derin fikirlere sahipti. Ne zaman yoldaşın bu gerçekliği görülür ve yaşanırdı?

Ne zaman bir konu konuşulur ya da tartışılırdı o zaman yoldaşın doğa, sosyal, sanat, tarih ve savaşın hemen her ayrıntısı hakkında derin bir bilgisi olduğu görülürdü. Onunla yaşamı ve mücadeleyi paylaşan herkes onun görünürdeki o suskun ve sessiz haline bakarak bir yargı taşımaması gerektiğini öğrenirdi.

Genel devrimci yaşamında ve savaş pratiğinde susmayı-dinlemeyi-anlamayı esas alan bir pratiği ve duruşu vardı. Onu ilk gören, tanımaya ilk çalışanlar onun o suskun-sessiz haliyle ilk karşılaşanlar görünenin arkasında bir derinlik olduğunu hemen fark edemezdi. O herhangi bir konu hakkında konuşmaya-anlatmaya başlayınca ilgisiz hal bir anda kaybolur, yerine şaşkınlık ve hayranlık bıraktıracak bir ilgiyle meraka dönerdi. O suskun görünen halinin arkasında “bilmez” algısı bir anda yıkılır, konuşmanın akışı içinde ön algılar birer birer parçalanırdı.

Kendinden bahsetmekten ve yaptıklarından konuşmaktan kaçınan Martager yoldaş onun yaşam ve pratik biyografisini bilmeyenler, onu yakından yeterince tanımayanlar için o hep bilinmez olmuş ve gizemli kalmıştır. O biraz da dışarıya karşı hep “bilinmez-tanınmaz” olarak görünmeye kalmaya çalışırdı.

Çok iyi bir yüzücü, iyi bir dalgıç olduğu gibi aynı zamanda iyi bir ağır vasıta sürücüsü ve ralli kullanıcılarını aratmayacak kadar direksiyon hakimiyeti oldukça yüksek ve gelişkin olan usta bir şofördü. Duvar ustası, tamirci, araçlara ait her sorunun doktoruydu. Hayvanlar ve bitkiler alemi hakkında etrafındaki dinleyicileri şaşırtacak kadar bilgi sahibiydi.

Ulaştığı, ayak bastığı özgürlüğe susamış her karış yoksul toprakta silah ve patlayıcılar hakkında bilgisini sürekli yenileyip geliştirdi. Filistin pratik ve bilgisine Hayastan-Rojava deney ve tecrübelerini ekledi.

Barut taşıyan her demir ve çeliği görüp dokunmak için oldukça ilgiliydi. Demirle-barutla ilgili her şey onun oldukça ilgisini çeker, hemen her fırsatta onlara dokunur, anlamaya öğrenmeye ve kullanmaya çalışırdı.

Asit-civa-dinamit-kablo-eczacı tartısı-deney yapmak için beher kabı-fünye-kablo vb. her şey onun ilgisinin merkezinde ve odağındaydı. Nerede ne kadar nasıl bulabilirim arayışı ve çabası her zaman en önde oldu.

 

“Ermenice’den Türkçe’ye dört kitap çevirdi”

Silaha patlayıcı ve baruta dokunmadığı zamanların tümünde Marksist klasikler başta olmak üzere devrimci yazar ve şairlerin Ermenice-Rusça basılı kitaplarını arayıp bulmaya çalışırdı.

Eski kitap satan yerler, kütüphaneler en çok uğrak yerleri oldu. Başkan Mao’nun Ermenice basılı kitapları olduğunu ilk o arayıp buldu. Karl Marx-Engels-Lenin-Stalin-Mao başta olmak üzere Stepan Şahumyan, Suren Spandaryan, Misak Manuşyan, Yeğişe Çarentzs, Gamo ve sayısız Ermeni-Gürcü-Azeri komünistlerin yazılı Rusça-Ermenice eserlerini arar bulur, okumaya ve bazılarını çevirmeye çalışırdı.

Ele avuca sığmayan, halkımızın deyimiyle “yerinde duramayan-kabına sığmayan”, kapalı bir yerde uzun süre kalmayı tutsaklık kabul eden Nubar Ozanyan (Martager) yoldaş saatler ve günler boyunca Kars’ın beyaz soğuğuna benzeyen Hayastan’ın dondurucu soğuğuna karşı uzun bitmez kış geceleri boyunca Ermenice’den Türkçe’ye dört kitap çevirdi.

Türkiye devrimci hareketine en çok kazandırmak istediği eser Kafkasların Lenin’i olarak bilinen Stepan Şahumyan’ın biyografisiydi. Kafkasların bütün yoksul kıraç topraklarını Bolşevik yangınına çeviren, Bakü petrol işçilerinin, Ermenistan’ın yoksul köylülerinin, Gürcistan’ın sanat ve edebiyat dünyasının aydınlarının büyük sempatisini kazanan, soluksuz devrimciliğiyle büyük hayranlık uyandıran bir yaşamın ve mücadelenin sahibi olan Şahumyan yoldaşı Türkiyeli devrimcilere, aydınlara, gençlere tanıttı.

Orjonikidze’nin Ermenistan’daki mücadelesini konu alan bir kitabın çevirisini yaptı. “Kızılbaş Alevi”lerin yaşam ve geleneklerini anlatan bir eseri Ermenice’den Türkçe’ye çevirdi. En son Ermeni tarihçi Jon Giragosyan’ın İttihat Terakki’den günümüze dek Türkiye tarihini anlatan kitabını çevirdi.

Rojava devriminde fiili aktif görevi olmasaydı, daha sayısız kitabı Ermenice’den Türkçe’ye çevirerek entelektüel düzeyde büyük katkıları olacaktı. Ermenistan, Gürcistan, Azarbeycan, Sovyetler Birliği’nde yaşanan devrimsel enerjinin, sosyalizm hakkında bilginin, birikimin bilinmezliğini ülkeye taşımak için büyük emek sergiledi.

Türkiyeli devrimciler, aydınlar, sanatçılar, gençler Nubar Ozanyan yoldaş sayesinde Kafkaslar’da Dovyet devriminde büyük tarihsel rol oynayan Ermeni-Gürcü-Azeri devrimcilerini tanıdı. Yaptıklarını, başarılarını öğrendi.

Büyük bir bilgi-birikim ve enerjiyi ülkemiz topraklarına getiren isimsiz bir taşıyıcı oldu. Nasıl ki Filistin’den Hayastan’a, Dersim’den Rojava’ya akan bir devrimsel türküydü aynı zamanda görünüşte iki karşıt-düşman gözüken kardeş halkın dillerini buluşturan köprü de oldu.

Elle fikirleri, silah kadar kalemi, pratik işler ve görevler kadar entelektüel çabaları birleştiren, birini diğerinin önüne çıkartmayan ancak ikisinden de asla vazgeçmeyen bir devrimciliğin ünsüz, rütbesiz gerçek kahramanı oldu.  

43108

Partizan'dan

Partizan'dan; Gündem ve güncel gelişmelere ilişkin politik açıklama ve yazılar. 

Son Haberler

Sayfalar

Partizan'dan

Emperyalizm Üzerine Notlar -2

“Motor Üretimi Yoksa, Emperyalizm De Yoktur”

Soru: 2 -Türkiye'nin kendi tekniği (gelişmiş sanayisinin) yoktur. Örneğin bir motor bile yapamamaktadır. (Marksist Teori'nin Almanya-Frankfur'da 24 Şubat 2024"de düzenlediği "Lenin Dünyaya Bakmak" Sempozyumu tartışmalarından)

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı: Partimiz Savaşımızı Aydınlatmaya Devam Ediyor: Ona Omuz Ver! Güç Kat!

Ailevi sorunlar, geçim derdi, gelecek kaygısı, hayaller, yaşanmışlıklar, günden güne ömrün tükenmesi ve sonuç olarak hiçbir şey yaşamadığını farkettiğin ve yüreğine bir acının gelip oturduğu an... bunu ikimize kendime armağan ediyorum. Dost varmı ki şu zaman da derdini alıp vuracak sırtına ..ve biz nelerden uzak kalmışız haberimiz yok...şimdi ki dostluklarda ne duman ne tüten var

TKP-ML MK: TKP-ML, 52 YAŞINDA!

“Daha Sıkı, Daha Sağlam, Daha Kararlı Bir Savaş” İçin Israr ve Sebatla!

Mao Zedung yoldaşın önderliğindeki Büyük Proleter Kültür Devrimi’nin dünyayı sarsan fırtınaları içinde, coğrafyamız sınıflar mücadelesinin bir ürünü olarak doğan partimiz TKP-ML, 52 yaşında!

Emperyalizm Üzerine Notlar

Uzun bir zamandan beri emperyalizm üzerine makaleler yazıyorum, konferanslar veriyor, panellere katılıyorum. Bir de „Emperyalist Türkiye“ adlı kitabım yayınlandı. Bu kitapta'da Türk devletinin emperyalistleştiğini ve emperyalist bir devlet haline geldiğini; ekonomik, siyasi ve askeri olarak değerlendiriyorum.

Katıldığım seminer, panel, konferans ve çeşitli konuşma ortamlarında, yeni emperyalist ülkeler konusunda bana bir çok sorular soruldu, benim tezlerime karşı karşı tezler ileri sürüldü. Bir çoğu tezlerimi onaylarken, çoğunluk tezlerimi reddetti.

Patika, Politika mı Arıyor Yoksa..

"Başkası olma kendin ol

Böyle çok daha güzelsin"

Anasının kuzusu

Ciğerimin köşesi"

Marifet  solun sağıyla başarılı olmak değil ki.

Afyon, antalya, istanbul, ankara...

İmamoğulları, yavaşlar, böcekler... falanlar filanlar.

Sanki seçimleri kaybettiren  sol gibiymiş gibi

Sanki seçimleri kaybettiren de parlamentizm gibiymiş gibi

Hiç kimse zafer kazanan solun sağı karşısında solu ve parlamentizmi dahil ağzına almıyor.

Proletarya chp'nin sağını satın almış gibi.

Lenin’in Ölümünün 100. Yılı Anısına: Lenin’de Kararlılık ve İki Çizgi Mücadelesi SBKP’de İki Çizgi Mücadelesi*

Rusya’da Marksist gruplar ortaya çıkamadan önce “devrimci” çalışmayı Narodikler yürütüyordu. Narodniklerin Çar’a karşı verdikleri mücadelede temel aldıkları sınıf köylülerdi. Rusya’da kapitalizm geliştikçe işçi sınıfı da gelişip büyümesine rağmen Narodnikler işçi sınıfını değil köylülüğün temel alınmasını savunuyor ve ancak köylülüğün Çar’ı ve toprak ağalarını devirebileceğini savunuyorlardı. Narodnikler bireysel “terörü” savunuyor ve bunun geniş halk yığınları üzerinde büyük etkiler yaratacağını düşünüyorlardı. İşçi sınıfının partisinin kurulmasına karşı çıkıyorlardı.

Hepimiz Mazlum’a borçluyuz:Garabet Demirci

 

Devrimciliği Yaşam Tarzına Dönüştürelim

Bizim gücümüz, haklılığımız ve meşruluğumuzda; olayları, olguları diyalektik- materyalist bakış açısıyla ele almamızda yatıyor.

TKP-ML Merkez Komitesi : Newroz Piroz Be!

İmha, İnkar ve Asimilasyona; İşgal ve İlhaka; Sömürüye, Açlığa, Yoksulluğa, ve Faşizme Karşı

İsyan, Direniş, Serhildan!

Newroz, coğrafyamızda binlerce yıllık sınıflı toplumlar tarihinde sömürülen, ezilen, baskı gören halkların zalimlere, sömürücülere karşı isyanının simgesidir. Günümüzde de başta Kürt halkı olmak üzere bütün ezilen halkların, zalimin zulmüne karşı isyan ve direnişinin, Demirci Kawa’nın isyanının zalim ve katliamcı Dehaklar karşısında yükseltilmesinin, isyan ateşlerinin dört bir yanda yakılmasının adı olmuştur.

Oylar SADET'E.... Oylar DEVA'YA... Oylar İYİ PARTİ'ye....

"Bindik bir alamete gideyoz kıyamete."

Aklımızın sınırlarının zorlandığı günlerde geçiyoruz.

İlemde bir partiye oy verecekseniz....

Sanki iyi parti sizi öldürüyorda chp sizi öldürmüyorsa(?)...

Niye oy verdiğiniz millet ittifakı'nın parlamentizmden vaz geçmemiş paydaşlarından biri de olmaya.

Ve Bakırhan buyurdu: " İstanbul'da kent uzlaşısı sağladık" diye

Ve Sakık buyurdu: "CHP'ye oy yok." diye.

Ve ..

Kadınlar ve İşçiler

Kadınlar neden, niçin ve nasıl eziliyor, neden cinsiyet ayrımcılığın en temel ve en tepe noktasında yer alıyor, neden öldürülüyor neden erkek baskısı kadın üzerinde şiddetleniyor vb. soruların yanıtı ile; işçiler neden, niçin ve nasıl sömürülüyorsa verilecek yanıtlar aynı yerde arandığında, kadının kurtuluşu sorununa, daha genel anlamda ise işçi sınıfı ve emekçilerin kurtuluş sorununa daha doğru yaklaşılmış olacaktır.

Sayfalar