Perşembe Mayıs 2, 2024

Ergenekoncu Perinçek Faşizmin Kelle Avcılığına soyundu

   Türkiye devrimci hareketine elli yılı aşkın musallat olan, bir koluna Kemalist  faşizmi takan, diğer koluna ise devrimcileri takmaya çalışan  Doğu Perinçek devletin en sadık elamanı, akıl hocası ve tetikçisidir. Bugün teorik   faşizmin ve devletin teorisyenliğini yapan karşı devrimci faşist güruhun başını çeken çok önemli bir elemanıdır. Geçmişte İbrahim Kaypakkaya’yı öldürtmek istemiştir. Ama görevlendirdiği kişiler Kaypakkaya'yı tanıyan, Kaypakkaya’ya güvenen çıkınca Perinçek ve ekibinin katletme planı tutmamış, boşa çıkarılmıştı. İrfan Çelik bu komplonun canlı tanığıdır. Tarihin tekerrürüne bakın ki; Elli yıl öncesinde  Perinçek’in ideolojik babası Mustafa Kemal faşizmi de  benzer oyunu, komployu  1920’lerde  TKP'nin önderliğine kurmuş, Mustafa Suphi ve on dört yoldaşını alçakça Karadeniz’de katletmiştir. Katliamda Topal Osman ve Yahya Kaptan denen faşist tetikçileri kullanmıştı.
    
    Aynı ideolojik mayadan beslenen, elli yıldır faşist Türk devletinin ideolojik tetikçiliğini yapan Perinçek sen Talat Paşa’sın, sen Celal Bayar’sın, sen topal Osman’sın, sen Yahya Kaptansın, sen Ergenekon tetikçisisin. Ve sen Hrant Dink yoldaşın katlinde parmağı olan eli kanlı nasyonalist bir faşistsin. Senin bugün kurduğun Vatan Partisi’nde, eli kanlı generaller, işkenceci- sadist  katiller, Ergenekoncular Veli Küçükler, Ağarlar, Mafya bozuntusu, torbacı Sedat Paker, Çetin ve Başbuğlar gibi eli kanlı faşist katil sürüleriyle tıka basa dolu...            
    Bugün faşizmin  size verdiği bütün görevleri layıkıyla yerine getiriyorsunuz. Kardeşiniz Alperen Ocakları, Ülkü Ocakları, Türk Solu ve  Gençlik Birliği, Osmanlı Ocakları hepiniz, MİT’in, CIA'nin emrinde faşist  provokasyonlar, saldırılar yaratarak Kürt katliamına, devrimci katliamına, komünist katliamına, kadın katliamına zemin hazırlıyorsunuz. Hepiniz aynı Panİslamist-PanTürkist faşist mayadan besleniyorsunuz. Yeri geldi mi Amerika'nın, Almanya'nın, İngiltere’nin, İsrail'in, Fransa'nın bilmem  neyini çıkarınız için yalıyorsunuz...

     Hani dün sen "anti Amerikancı, anti Siyonist'tin ya, ne oldu da birdenbire Amerikancı, Erdoğancı, IŞİD'çi oluverdin Bay Perinçek. Her ipten oynuyorsun, bir gün Ergenekoncu, bir gün Kemalist, diğer gün  Esadcı, bir diğer gün Darbeci, yetmiyor son noktan aklını yitirmiş Adof Hitler hayranı kanlı diktatör Erdoğan hayranı oluveriyorsun... Kutsal ittifakı, tek millet, tek dil, tek devlet üzerinde yapıyorsunuz. Sizi var eden, bir araya getiren vatan, millet, Sakarya sahtekârlığı ve bunun üzerinde palazlanmanızdır. Birbirini hiç sevmeyen, kanını içse doymayan siz katiller devleti, ordusu, polisi, bürokratı, bakanı, başbakanı, cumhurbaşkanı ve tetikçi kalemşörleri bir araya getiren şey; sömürü, soygun, rant, kariyer, iktidar hırsıdır. Bu anlamda faşizme hizmette hem fikirsiniz, birlikte yakıp, yıkıp, katliamlar yapmaktasınız. Faşist diktatörlüğün yaptığı her katliamda senin parmağın ve payın var. Bunu sen de biliyorsun bizler de biliyoruz.

Seni biz iyi tanıyoruz Bay Faşist Doğu Perinçek, senin evveliyatın bozuk. Bugüne kadar devrim düşmanlığı yapmakta üstüne yoktur. MHP'nin Bahçeli’si, AKP'nin Davutoğlu, Faşist devletin başı Erdoğan senin eline su dökemezler. Sen tam bir siyaset orospususun... Hiçbiri senin kadar oynak, dümen kırıcı, al verici olmamıştır. En deneyimli, kaşarlanmış siyasette tetikçi sensin. Bu senin profesyonel mesleğin, yerini dolduracak çok faşist eleman, yetiştirdiğine inanıyorum. Yarın yerine Aslan Kılıç mı geçer, Okuyan mı geçer, Başbuğ mu geçer pek önemli değil. Hepsi de senden devir aldıkları göreve sadık birer Kürt düşmanı, Vatan düşmanı, devrim düşmanı, sosyalizm ve  komünizm düşmanıdır. Tescilli ve de az boz deneyimli değiller hani…
    Perinçek sen açık -açık bir devrim düşmanısın. Devrimci hareketleri bölmek, içine sızmak, ihbar etmek, önderlerini öldürtmek için karar çıkaran milli güvenlik kurulu elamanısın. Buna bir itirazın olacağını da sanmıyoruz. Sen bu görevini sadakat içinde yapıyorsun. Yaşadığımız tarihi gerçekler bunun ispatıdır.

Artık bütün devrimciler, aydınlar, yurtseverler biliyorlar ki; Perinçek’in her dönem rolü değişir. Her dönem yeni roller üstlenir. Bir bakarsın; Kendisine ideolojik, örgütsel, kültürel başkaldıran Kaypakkayayı tutuklatır, infaz emrini verir". Bir bakarsınız rolü değişivermiş;" babacan pozlarda proleter devrimcilerin birliğini savunur," bir bakarsınız; 12 Eylül öncesi faşist "Türk ordusunu göreve çağırır”, faşizmin tüm kurumlarıyla birlikte devrimcilere, komünistlere saldırır. Faşizme hizmette en iyi rolü üstlenir, Aydınlık denen, karanlık yayın organında çarşaf çarşaf  devrimcilerin resimleri yayınlanarak devlete ihbarcılık yapar.

    Zaman gelir Perinçek, Beka Vadisinde PKK lideri Abdullah Öcalan'la görüşme yapar. "Kürtleri batıda kendisinin temsil ettiğini" söyler, yetmez. Öcalan’ı birdenbire "yoldaşı "ilan ediverir. Adam bukalemun gibi anında her renge, kılıfa girebiliyor. Bugünlerde koyu Erdoğancı, Kürdistan’da yapılan katliamları gerekli, yerinde bulmakta, iblislik yaparak onaylamakta, işlenen insanlık suçuna ortak olduğunu gizlememektedir.

  Kafatasçı bir faşistin dahi cesaret edip söyleyemediği şu sözleri Perinçek söyleyerek savaş ve  insanlık suçu işlemektedir: "Savaş koşullarında olur böyle şeyler.""HDP'liler yargılansın, çok iyi olur. Bunu yapmazsa eğer bu meseleyi sonuca götüremez".(Doğu Perinçek) Devletin, Kürdistan’da Kürt halkına yaptığı tüm zulüm, katliam, infaz meşrudur demek istiyor, diyor. Bilesin ki, tetikçi Perinçek seni ne mayasında beslendiğin faşist ideoloji Kemalizm kurtarabilir  ne Ergenekoncu işkenceci katil paşalar, generaller, ne de bugün denize düşen yılana sarılır misali sımsıkı sarıldığın kanlı katil Erdoğan kurtarabilir. Seni kimse kurtaramaz artık. Halkların sel gibi akan devrimci coşkusu seni girdabında boğacak, tarihin karanlık çöplüğünde nefretle anılan 'sol maskeli provokatör-ajan olarak anılacaksın. 
7.1.2016.
 

 

43820

Comment form

Plain text

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Web sayfası ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantıya çevrilir.
  • Satırlar ve paragraflar otomatik olarak bölünür.

Ergenekoncu Perinçek Faşizmin Kelle Avcılığına soyundu

Vurun Abalıya - Çaresizsen Güneşe Bak... Cızz....

Proletaryalarda öğren proletaryalara öğret.

Nolurrr.... nolurrr.... bir kez de kabahati....

Fakirlik güzel şey... fakirlik güzel şey..

Hele de birde seni deniz kampına götüren, yanacam diye de çakma (yoğurt) yağlarıyla, insanın midesini bulandıracak bir şekilde,  orasını burasını yakan o... fakir...  insanları bırakıpta deniz manzaralı villalarda sabah kahvaltısı yapabilecek dostlarınız varsa... gerçekten fakirlik güzel şey.... gerçekten fakirlik güzel şey...

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! -2-

Burjuva-feodal politika yapmanın bazı “incelikleri”!

II. ABDÜLHAMİD MEVZUU[*]

 

“Gerçeği bilmeniz gerekiyor,

gerçeği aramanız gerekiyor.

Gerçek sizi özgür kılacak.”[1]

 

“ÖZELEŞTİRİ”NİN ELEŞTİRİSİ[*]

 

SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER

 

“Sende, ben, imkânsızlığı seviyorum, 

fakat aslâ ümitsizliği değil.”[1]

 

Anlama/ ve kavramanın dünyayı değiştirmek için mücadele edenler için eleştirel bir “olmazsa olmaz” olması yanında; “Netlik [de] insanın en büyük gücüdür.”[2] Bu bir.

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! (1ci bölüm)

Açıklama: Bu yazı, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin Genel Başkanlığına getirildiği dönemde, 2010 tarihli Partizan’ın 72. Sayısında yayımlanmıştır. Yazı eski olsa da, yazılanlar eski sayılmaz. Zira Mayıs 2023 seçimlerinde “halkın umudu” olarak önümüze konan Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’sinin burjuva-feodal sistemde oynadığı rol, özellikle de seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Ve ortaya çıkan bu gerçeklikler, Partizan makalesinde dikkat çekilen ve tespitleri yapılan gerçekliklerle uyumludur.

Beylere ve devlete karşı olmak (Nubar Ozanyan)

Artsahk (Karabağ) sekiz aydır kuşatma ve abluka altında. Elektrik, gaz, akaryakıttan yoksun; açlığa ve dermansızlığa mahkum edilmiş bir şekilde teslim olması bekleniyor. Soykırımın günümüzde almış olduğu en utanç verici ve acımasız hali yaşatılmaktadır halka.

Ne uluslararası Adalet Divanı’nın kararı ne sekiz aydır çalınan diplomatik kapılar, Karabağ’da yaşayan Ermeni halkının yaşamsal sorunlarına çare, derdine derman oldu. Yapılan sayısız görüşme, müracaat ve iletişimden hiçbir sonuç çıkmadı.

“Bir Tek Mücadele Kaybedilir; O Da Terk Edilen Mücadeledir.” (Kadınların birliği)

Cumartesi Annelerinin eylemi, bu ülkenin en uzun soluklu mücadelesidir… Birçok kez engellendi, saldırıya uğradı, sürekli hale gelen polis saldırısı nedeniyle 1999’dan 2009’a kadar ara verildi, pandemi döneminde online olarak yapıldı ama ne olursa olsun Cumartesiler, 1995 yılından bu yana yani 28 yıldır “kaybolan” çocuklarını, eşlerini, babalarını, annelerini, arkadaşlarını, yakınlarını arayan insanların ama en çok da annelerin eylem günü oldu.

Yeni Emperyalistler Eski Emperyalistlere Karşı

Kapitalizmin; gelişmesi, genişleyerek yoğunlaşması ve üretimin her geçen gün artmasıyla ortaya çıkan tekelleşme ve uluslararası yönünün esas hale gelmesi, onu daha saldırgan bir aşama olan emperyalist bir aşamaya ulaştırdı. Bu gelişme, sınıfların netleştiği ve sınıflar arası mücadelenin keskinleştiği kapitalist ekonomik sisteminin diyalektik gelişiminin bir karakteristiğidir. Kapitalizm derinlemesine ve enlemesine geliştikçe yeni emperyalist ülkeler ortaya çıkacak ve bu da  emperyalistler arası çelişmeyi artan ölçüde derinleşecektir.

BRICS'in Johannesburg'da zirve toplantısı

Çin yeni emperyalist konumunu genişletiyor

Bugün Güney Afrika'nın Johannesburg kentinde Vladimir Putin'in yalnızca sanal olarak katıldığı yeni emperyalist BRICS ülkelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) zirve toplantısı sona eriyor.

Altı ülke eklendi

Tartışmaların merkezinde 14 yıl önce kurulan BRICS grubunun "BRICS Plus" olarak genişletilmesi yer alıyordu.

“ECDAT” HİKÂYELERİ[*]

 

“Geçmiş içinde yaşanacak bir şey değildir.

Eyleme geçerken içinden bir şeyler çekip

çıkarttığımız bir sonuçlar kuyusudur.”[1]

 

KADINLARIN BİRLİĞİ | Halk Okulu Devrimcilik Adı Altında LGBTİ+ Düşmanlığı Yapmaya Devam Ediyor!

Bir süredir Halk Okulu’nda LGBTİ+lar ve LGBTİ+ mücadelesi üzerinden genelde ilerici, devrimci harekete özelde proletarya partisine yönelik “değerlendirme”lerde bulunulmaktadır.

Bu “değerlendirmelerin” temel anlayışına ve üslubuna, devrimci kamuoyu da bizler de aşinayız.

Sayfalar