Pazar Mayıs 5, 2024

Bizi bu kurşunlar değil sizin sessizliğiniz öldürürecek

Ey önce insanım diyenler ,faşizme,haksızlığa karşı olduğunu söyleyenler, ey aydınlar,entellektüeller,kendine ilerici, devrimci, demokrat diyenler,ey geçmişte bedel ödeyen , zülmün en acısını yaşayan canlarım , kardeşlerim, arkadaşlarım, dostlarım , yoldaşlarım duyuyormusunuz bu çığlığı ,feryadı ve bizlerden ne istediklerini!!!  Kürt ulusu en demokratik hakkı için her şeyini feda etmekte,(“bir tasmalı köpek gibi kul köle yaşamaktansa,özgürlüğüne aşık, kurt olmayı tercih ederek ,kışa karda girmeyi aç kalıp , gerekirse ölmeyi göze alarak bedel ödeyen,kurt,”)hikayesini çoğumuz biliriz.

Neden hâlâ milyonlarca insan faşizme karşı sessiz kalabiliyor,neden her türlü zulmü,baskıyı,hakareti,aşağılanmayı kabül ediyoruz? Neden “bana değmeyen yılan bin yaşasın “kültürünü kabulleniyoruz.? Nerede kalıyor bizim insanlığımız,hertürlü haksızlığa karşı çıkışımız…Bumu bizim insanlığımız,aydın olmamız,devrimci olmamız,sosyalist -komünist olmamız..Ayrı düşünebiliriz,aynı şeyleri paylaşmayabiliriz,ayrı uluslardan,ırklardan,mezheplerden olabiliriz,ayrı dili konuşabiliriz,ayrı inançlara sahip olabiliriz bu bizim sessiz kalmamıza,duyarsız davranmamıza , faşist diktatörlüğün yaptığı zulme , katliama tepkisiz kalmamıza bahane olamaz.

Eğerki , faşizmden yana değilsen,dil , din  mezhep ırk ayrımı yapmıyorsan , ses ver direnen Kürt ulusuna,devrimci direnişe,insanlık için… demokrasi ve bağımsızlık için kadınıyla, kızıyla,genciyle,ihtiyarıyla günlerce direnenlere….  Unutma bugün yanımda değilsen , bana yapılan faşist zulme ses çıkarmıyorsan,görmezden , duymazdan geliyorsan yarın  benim sana ihtiyacım yoktur. Faşizm sana dönüp zulmün sopasını çevirdiğinde boşuna çığlık atma,suçlu çünkü sensin , kendin sessiz kalmakla bu faşist zulme davetiye çıkardın..!Ama unutma ve bilki, ben yinede senin yanında olacağım. Asla seni yanlız bırakmayacağım. Acılarımızıda , sevinçlerimizde birlikte paylaşacağım.

Yüzlıllardır gördük , yaşadık  Hızır paşaları,onlar hep hainlikleriyle , ihanetleriyle anıldılar, halklar tarafından kendileri naletlendiler. Zulme karşı direnenenlerse  baş tacı yapıldı , saygıyla , övgüyle,unutulmazlar olarak tarihin ileride okunacak sayfalarına yazıldılar. Dönekler , ihanetciler,çıkarları gereği faşizmin yanında mevki ve makam için yer tutanlar  gelecekte nefretle anılacaktır.

Kürt olmasına karşın , Kürtlere karşı ,çıkarları gereği faşizmle birleşen,kalemini kişiliğini satan ,Orhan Miroğlu ve benzerleri kendilerini bugün şovmenlik yaparak  , mülakatlar vererek “aklamaya” çalışabilirler.. Hatta Silvan’da, Cizre’de,Nusaybin’de ,yani Kürdistanın dört yanında yapılan faşist zulmü “son derece haklı ve meşru olduğunu” utanmazca , ar damarı çatlamış bir ihanetci olarak söyleyebilir.

Orhan Miroğlu daha ileri giderek efendileri adına konuşmakta faşizmin dilini kullanmakta bir sakınca görmeyerek şöyle demektedir; “Bizim hükümet olarak utanç duyacağımız hiçbir şey yok”.Miroğlu sen şunu unutmaki;Kürtlüğünü satabilirsin,kalemini satabilirsin,para,mevki ve çıkarların için kendini de satarak faşizmin savunuculuğuna soyunabilir, özğürlük ve bağımsızlık için canlarını verenleri “terörist olarak”suclayabilirsin! Ama  devran dönecek , devir değişecek sen ve senin gibi satılmış faşizmin kalemşör ihanetcileri hesap verecektir.sende bunu unutma yaz bir kenara.

Çünkü , sen yanlızca kalemini satmadın,Kürt ulusunu sattın, Diyarbakır zındanında sana “yedirilen b..u sattın”,onurunu,kişiliğini ve insanlığını sattın.

Kusura bakmayın yoldaşlarım,dostlarım,arkadaşlarım ve zulüm gören halklarımız , insan dolu dolu olunca , böylesi satılmiş devletin kalemşörleri konuşunca daha öfkeleniyor,hırslanıyor,sitemkar oluyor. Gün bugün ,ayrım yapmadan faşizme,emperyalist savaşın başını çeken Amerikan emperyalizmine ve emperyalist gerici savaşlara karşı  birlikte hareket etme günüdür. Unutmayalım , haklıysak birgün mutlaka ama mutlaka  kazanacağız. Emperyalist gerici savaşlara karşı yürüttüğümüz mücadelede zafere ulaşacağız. Halklarımızın özgür ve savaşsız bir dünya yaratma savaşında tüm gericiliği yıkarak muzaffer  olacağına inançımız  tamdır. Bu inançla “Bizi bu kurşunlar  öldürmez” direnişine ses vererek, “sessizliği”tüm güçümüzle yıkalım,faşizme karşı omuz omuza direnişi yükseltelim. Gün birleşme , direnme,fasizme karşı insanlığı savunma ğünüdür. Sesimize ses ver,sesiz kalma.

 

42980

Bizi bu kurşunlar değil sizin sessizliğiniz öldürürecek

Halka Nasıl Yaklaşacağız?

Milyonlar açlık ve yoksulluk içinde, demokratik haklardan yoksun, özgürlük kırıntılarına bile muhtaç bir durumda yaşıyor. Haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik karşısında kitleler ya seslerini yeterince yükseltememekte ya da sınırlı sayıda insanla zulüm karşısında direnmeye çalışmaktadır. Birbirinden bağımsız, sınırlı direniş güçlerinin mücadele ettiği süreci yaşıyoruz. Damlaların derelere, derelerin nehirlere, nehirlerin bendlerini yıkacak duruma gelme ihtiyacı var.

“Kuruluşunun 100. Yılında TC’nin Diğer Yüzü Türkiye’de Ulusal Azınlıklar Sorunu”*

Türkiye’de ulusal sorun ve azınlıklar meselesini incelerken nasıl bir ülkede yaşadığımız, ülkeyi hangi sınıfların yönettiği, ulusların hangi tarihi koşullarda ortaya çıktığı, ulusal sorunun ekonomik ve politik nedenlerini açıklamak durumundayız.

Ulus, tarihsel olarak meydana gelmiş, ortak bir dil, ortak bir pazar, ortak bir kültür birliği ve ortak bir ruhi şekillenmende ifadesini bulan istikrarlı bir insan topluluğudur. Ulus, sadece tarihi bir kategori değil bir çağın, yükselen kapitalizm çağının ortaya çıkardığı bir olgudur.

Yüz yıllık çakma Türk devleti (Nubar Ozanyan)

Aradan bir asır geçmesine, tarihin yaprakları değişmesine karşın Türkiye Cumhuriyeti temelde bir değişime gitmeden dün olduğu gibi imha ve inkar zihniyetiyle yaşamaya, Orta Çağ’ın karanlığında kalmaya devam ediyor.

Fetih ve işgallerden, zulüm ve soykırımdan başka övünülecek bir tarihi, Hitler faşizmine örnek olmaktan başka bir başarısı olmayan TC, ceberut devlet olma niteliğinden hiçbir şey kaybetmeden yüzüncü yılını kutluyor.

Aşk Her Şeyi Affeder mi - Partiler Neden Diktatör / ERGÜN ASLAN

Klasik emperyalizmle modern emperyalizm arasında çeşitli proletaryaların ve (komprador) sınıfların olduğu bir memlekette modern proletaryaların partisinin birliğinin ve özgürlüğünün yegane (ve yegane) güvencesinin yerel yönetimlerin özerkliğe varabilecek kadar geniş demokratik haklara sahip olmaları olduğu bilgisini kim inkar edebilir ki.

Üüüü.... üüüü....

Ya.... ya...

Bir insan aldığı görevden başka her şeyi konuşur mu.

Hom... hom.. hom...

Bunlar... bunlar... daha çok....

 Filelerin sultanlarını karşımıza çıkarırlar.

 Daha çok...

Rojava, Filistin, Karabağ: İşgal, Yıkım ve Direniş (Yorum)

Ortadoğu tarihi boyunca yer küremizin en çatışmalı bölgelerinden biri olmuştur. Bölgenin stratejik konumu, uygarlığın gelişim düzeyi, baskıya, sömürüye dayalı dış müdahaleler için güçlü zeminler sunmuştur. Kuşkusuz bölgedeki iç çelişkiler ve çatışmalar da her zaman dış müdahaleleri kolaylaştırmıştır. Özellikle dinsel ve mezhepsel çatışmalar hem çağdaş temelde toplumsal gelişmeleri frenlemiştir hem de bölgeyi dış saldırılara açık hale getirmiştir. Bu nesnel zemin üzerinde toplumsal çürümeler, işbirlikçi ilişkiler ve itaat kültürü bir yaşam tarzına dönüştürülmüştür.

“Hamas-İsrail Çatışmasında” İtidal Çağrısı Yapmak…(Polemik)

Filistinli 14 direniş örgütünün, 7 Ekim günü “Aksa Tufanı” adıyla İsrail devletine yönelik operasyonu, başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyada büyük bir yankı uyandırdı. Hamas gibi İslamcı örgütlerin yanısıra ve de Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi gibi Marksist eğilimli hareketlerin de yer aldığı hamle, Siyonist İsrail’in tarihi boyunca aldığı en büyük darbelerden biri olarak kayıtlara geçti. Sözkonusu direniş, kısa sürede dünyanın dört bir yanında devrimci, ilerici güçler nezdinde çok ciddi saflaşmaları da beraberinde getirdi.

“Çizgimiz Nubar Ozanyan’dır!” (Deniz Aras)

7 Ekim sabahı Filistin Ulusal Direnişi’nin Siyonist İsrail işgalciliğine ve zulmüne karşı “Aksa Tufanı Operasyonu” başlatması başta siyonizm olmak üzere bölge gerici devletleri ve siyonizme koşulsuz destek veren emperyalistlerde şok etkisi yarattı.

Hamas öncülüğünde başlatılan ve aralarında Filistin Ulusal Hareketi’nin tarihsel öznelerinden Filistin Halk Kurtuluş Cephesi gibi devrimci örgütlerin de yer aldığı “Operasyon Odası” tarafından yönetildiği açıklanan bu hamle, tüm dünyada olduğu gibi coğrafyamızda da tartışmalara yol açtı.

Yerini Bulan Her Vuruş Acı Verir!

Komünist partileri yaptıkları eylemleri kamuoyuna açıkladıkları gibi, yanlış yaptıkları eylemleri de kamuoyuna açıklar ve özeleştirisini yaparlar. Yanlış eylemlerin özeleştirisinin yapılması, o partinin dürüstlüğünü gösterir ve bu tür özeleştiriler kitlelere ve parti kamuoyuna güven verir.

Arif Alıç, 1978 yılında Hıdır Aykır ile Bayrampaşa  Hapishanesinden kaçtı. Parti tarafından kırsal (Dersim) alana gönderildi. 1981 yılının ortalarında, TKP/ML üyesi bir kişi tarafından öldürüldü.

Bu makaleyi, yazarken ölüm haberini aldığım, sevgili yoldaşım Turan Talay'ın anısına adıyorum.

Türk Tekelleri Afrika'yı Çok Çooook Sevdi!

TKP-ML Ortadoğu Parti Komitesi:Faşizm Ve Siyonizm Kaybedecek, Filistin ve Rojava Kazanacak!

Ortadoğu ezilen halklarının ezeli düşmanları olan Faşist T.C. ve Siyonist İsrail devletlerinin halklara yönelik saldırıları ile ezilen Rojava ve Filistin halklarının direnişine şahit oluyoruz. Bu gerici güçler, tüm teknolojik üstünlük ve emperyalist devletlerden tam destek görmelerine rağmen, Filistin ve Rojava halklarının direncini, mücadele kararlılığını kıramıyorlar. Egemenlerin tüm saldırılarına rağmen belirleyici olan yine halkın öz direnişi ve kararlılığı oluyor. Filistin ve Kürdistan halkları; İsrail Siyonizmine, T.C.

Arstahk: “Biz Beyaz Bayrak Kaldırmayız!”

Ermeni halkının soykırım ve tehcir tarihine bir yenisi daha eklendi. 1915 bitmedi. Bu kez TC destekli Azeri faşizmi eliyle utanç dolu katliam gerçekleşti. 19 Eylül günü Karabağ’ın (Arstahk) Başkenti Istepanagerd başta olmak üzere Karabağ’ın dört bir yanına saldırılar başlatan Azeri işgalcileri, saldırının birinci günü tamamlanmadan aralarında kadın ve çocukların da olduğu 35 kişiyi öldürüp yüzlerce sivil insanı yaraladı.

Sayfalar