Perşembe Mayıs 16, 2024

ASM 2. Kongre Sonuç Bildirgesi

KAYPAKKAYA-partizan
Olağan Kongremiz, kendini dikkatle değerlendirerek ciddi bir yenilenmeden geçerek, zor görevler üstlenmek zorunda kalacağı geleceğe iyi hazırlanmak zorundadır. Çünkü kendi kişisel tarihlerimizden de bilmekteyiz ki, ülke semalarında belirecek karanlık günler mevcut sürgünlerin özgür gelecek umutlarını tüketirken, sürgünlük olgusuna da yeni boyutlar katıp geliştirecektir.

 

Anadolu-Mezopotamya topraklarından koparılarak Avrupa’nın değişik ülkelerinde yaşamaya mecbur bırakılmış olan bütün halklardan, bütün inanç ya da demokrasi şemsiyesindeki tüm görüşlerden sürgünler, Avrupa Sürgünler Meclisi (Rat der ExilantInnen in Europa e.V.) 2. Kongresi’nde bir kez daha bir araya geldiler.


Tekçi iktidarların siyasal uygulamalarıyla zorla koparılarak terk etmek zorunda bırakıldığımız ülkemiz toprakları, olağanüstü günler yaşamaktadır. Bizi sürgünlerde yaşamaya mahkûm eden siyasal anlayışın diktatoryal temsilcisi mevcut iktidar, bugün bölge gericiliğini de dayanarak, bölgesel bir savaşı başlatmanın çabası içerisinde; bütün halkları biat ettirecek bir hegemonyayı topluma zorla dayatan yeni düzenlemeler peşindedir.

 
Tam da bu öneme denk düşen bir Genel Seçim arifesinde gerçekleştireceğimiz Olağan Kongremiz, kendini dikkatle değerlendirerek ciddi bir yenilenmeden geçerek, zor görevler üstlenmek zorunda kalacağı geleceğe iyi hazırlanmak zorundadır. Çünkü kendi kişisel tarihlerimizden de bilmekteyiz ki, ülke semalarında belirecek karanlık günler mevcut sürgünlerin özgür gelecek umutlarını tüketirken, sürgünlük olgusuna da yeni boyutlar katıp geliştirecektir.


Kabaca belirlenen bu genel tablo Avrupa Sürgünler Meclisi’nin çalışmalarının öneminin ne denli büyüdüğünün altını çizmemizin de nedenidir.


Mevcut siyasal iktidar tekçi ulus, dil gibi anlayışların dışında tek inanç anlayışıyla da başta Alevi halkı olmak üzere Musevi, Hristiyan, Ezidi ve diğer bütün din ve inanç farklılıklarına düşmanlık duygularıyla karşıtlık üzerine politikalarını inşa eden bağnaz bir gericiliği temsil etmektedir. Bu iktidar, Avrupa’da yaşayan sürgünlere yönelik geleneksel devletin düşmanca tavrını sürdürmeye devam etmiş; 12 Eylül Darbesi’ni Yargılama oyunuyla darbeciler güya “mahkum” edilmişken, Darbe`nin sonuçlarının zulmünü yaşamış olan sürgünlerin, haklarının iadesini de reddederek, sürgünleri ikinci kez mağdur etmiştir.
Avrupa Sürgünler Meclisi olarak; Ülkemizdeki genel seçimlerde tavrımızı belirlemek için mevcut siyasal iktidar ve muhalefeti, “sürgünlük olayı ve Avrupa’daki sürgünlerin sorunlarını çözme noktasından hareketle değerlendirerek” HDP’yi destekleme kararına ulaşırken, mevcut sistem içi siyasal yapıları o topraklardan yola çıkan yüz yılık sürgünlüğün asli failleri olarak saptayarak taraf olduk.


Cumhurbaşkanlığı seçimleri döneminde Avrupa’da yaptığı mitinglerde ve röportaj ve demeçlerinde Sayın Selahattin Demirtaş’ın Avrupa’da yaşayan sürgünlerin haklarının korunmasına ilişkin altı çizili olarak dillendirdiği düşünceler ve Avrupa Sürgünler Meclisi’ne yönelik destek tavrı HDP’nin, önümüzdeki dönemdeki gelişmeleri de hesaba katınca, açıktır ki bizleri HDP’nin tek seçeneğimiz olduğu düşüncesine ulaştırmıştır.


Avrupa’da yaşamakta olan sürgünler; bir yandan kendilerine yönelik hak ihlallerinin ortadan kaldırılması ve zararlarının tazmini mücadelesini verirken, öte yandan sürgünlüğün temel nedenini oluşturan antidemokratik koşulların, politik zulüm ve katliamların ortadan kaldırılması için mücadelelerini sürdürmekte kararlıdır. Ve bu kararlılık Avrupa Sürgünler Meclisi 2. Kongresi’nde de bir kez daha oybirliğiyle dillendirilmiştir.


Halklarımıza duyurulur.
Saygılarımızla.


1153

Son Haberler