Çarşamba Mayıs 8, 2024

Devrimci Demokratik Kamuoyuna ve Halkımıza!

KOMÜNİST ÖNDER İBRAHİM KAYPAKKAYA’YI ORTAK BÖLGESEL GECELERLE ANACAĞIZ!

51. Ölümsüzlük yılında Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya ve Mayıs ayında yitirdiklerimiz şahsında, devrim mücadelesinde ölümsüzlüğe uğurladığımız tüm yitirdiklerimizi Partizan ve Sınıf Teorisi olarak Avrupa’nın çeşitli ülke ve şehirlerinde Mayıs ayında yapacağımız gece etkinlikleri ve değişik eylemlilikle anacağız. Ortak anma etkinliğimizin startını bu yıl enternasyonal proletaryanın seçkin önderi Lenin'in 100. Ölümsüzlük yılına denk gelmesi vesilesiyle 14 Ocak LLL yürüyüşünde yapacağımız ortak yürüyüşte vereceğiz.

Kaypakkaya ve tüm ölümsüzlerimiz, devrim, sosyalizm ve komünizm mücadelemizde mutlak zaferimizin esin kaynakları, kavga bayraklarımızdır!

Enternasyonal proletaryanın kızıl bayrağını coğrafyamızda göklere çeken Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşın, 18 Mayıs 1973’te Diyarbakır Hapishanesinde, aylarca sürdürülen işkencelerin ardından faşist diktatörlük tarafından katledilişinin 51. Yıl dönümüne hazırlanıyoruz.

Komünist Önder Kaypakkaya yoldaşın faşizmin zindanlarında derin halk sevgisi ve komünizm davasına bağlılık temelinde proletaryanın parıldayan direniş yıldızı olarak ölümsüzleşmesinden günümüze dek, binlerce komünist, devrimci ve yurtsever, devrim ve komünizm mücadelesinde hiçbir kişisel çıkar ve hesap gütmeksizin canlarını feda ettiler. Proleter dünya devriminin Türkiye bölüğü olarak muazzam bir tarihinin mirasçıları olarak büyük bir kavga yürüttük- yürütmekteyiz.   Kaypakkaya ile aydınlanan 52 yıllık tarihimizde sınıf mücadelesinin her özgün sürecine cevap olmaya çalıştık.

Ölümsüzlerimiz devrim ile karşı devrimin istisnasız her çatışma sahasında, keskin devrimci çözümün, ısrarlı devrim yürüyüşünün abideleri olarak bayraklaştılar. Ve On’lar, büyüyen devrim ordusunun katarı, düştüğümüz her yerden yeniden ve daha güçlü ayağa doğruluşumuzun bilincidirler. Proleter devrimin tüm tarihsel zorlukları, başarı ve yenilgilerle ilerleyen tüm etapları, ölümsüzlerimizin devrim görevlerindeki tarihsel rolüyle ilerlemiş, On’ların cüreti-fedakarlığı ve kararlılığıyla büyümüştür. Bu anlamıyla ölümsüzlerimiz, sadece tarihe not edilmiş bir anın devrimci görevleri değil, devrimci mücadelenin de perspektifini temsil ederler. Dolaysıyla Komünist Önderimiz Kaypakkaya’yı ve tüm ölümsüzlerimizi anarken takvimsel bir görevden öte, günün devrimci görevlerini yerine getirme bilinciyle anmaktayız. Sadece planladığımız anma etkinlikleri ile değil, aynı zamanda güncel sürecin öne çıkardığı tüm devrimci görevlere cevap olmak Komünist Önderimizi ve tüm ölümsüzlerimizi anmanın tayin edici yönü olarak görmekteyiz.

Kaypakkaya ve Ölümsüzleşenlerimizi Anmak, Devrimin Güncel Görevlerine Sahip Çıkmaktır!

 

İçinden geçtiğimiz tarihsel süreç itibarıyla kollarını bir ahtapot gibi dünyanın dört bir yanına saran kapitalist emperyalist dünya gericiliğinin insan ve doğayı yok edilişine dönük yaşanan barbarlık tehdidi, emperyalist bloklar arasında süren hegemonya çatışmalarıyla, savaş, işgal ve ilhaklar boyutlanarak sürmektedir. Ukrayna’daki emperyalist savaş, Filistin ve Kürdistan’daki işgal, Ortadoğu’dan Asya Pasifik sahasına uzanan sermayenin yayılma stratejisi, emperyalist gericiliğin siyasal sürecinin birer parçası olarak ezilenlere ölüm ve yıkım dayatmaktadır. Filistin’i işgal eden İsrail Siyonizm’inin son geliştirdiği katliamlar, Faşist Türk devletinin Rojava ve Güney Kürdistan’da geliştirdiği işgal, dünya gericiliğinin çıkarları uğruna her coğrafyadaki özgün saldırılarını tarif etmektedir. Yine coğrafyamızda büyük katliam ve kıyımlarla, kapsamlı sömürü ve baskılarla hüküm süren AKP-MHP faşist bloğunun Erdoğan liderliğindeki tekçi-ırkçı açık faşizm sultası, emekçi halkın üzerine karabasan gibi çöken zulmü ile kanlı iktidarını sürdürmektedir. Gerek dünya da ve gerekse de coğrafyamızdaki bu kapsamlı baskı koşulları, savaş ve ilhak, ezilenlerin dünyasında yeni bir öfkeye dönüşmüş, kitlelerin sistemle hesaplaşması eylemleriyle, devrimci mücadele için önemli bir dinamik oluşturmuştur. 

Bu zeminde, her devrimci birlik ve her devrimci etkinlik mücadelemizde yaşamsal bir ihtiyaç ve öneme sahiptir. Şüphesiz ki, bu mücadelenin bir parçası da devrimci mücadelede ölümsüzleşen yoldaşlarımızın ideallerini gerçekleştirme kararlılığıyla onları anmak, tarihi belleğimizi diri tutmaktır.

Bu devrimci bilinç ve sorumlulukla, 4 Mayıs İsviçre ve Londra, 11 Mayıs Viyana, 12 Mayıs Hollanda, 18 Mayıs Frankfurt, 25 Mayıs Hamburg’da Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya yoldaşın 51. Ölümsüzlük yılı vesilesiyle tüm ölümsüzlerimizi anacağız. Tüm işçileri, emekçileri, devrimcileri, ezilen ulus ve inançlara mensup halkımızı yapacağımız etkinliklere katılmaya çağırıyoruz!

 

 Aralık 2023

 PARTİZAN –SINIF TEORİSİ

 

1409

Comment form

Plain text

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Web sayfası ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantıya çevrilir.
  • Satırlar ve paragraflar otomatik olarak bölünür.

Partizan'dan

Partizan'dan; Gündem ve güncel gelişmelere ilişkin politik açıklama ve yazılar. 

Partizan'dan

Arstahk: “Biz Beyaz Bayrak Kaldırmayız!”

Ermeni halkının soykırım ve tehcir tarihine bir yenisi daha eklendi. 1915 bitmedi. Bu kez TC destekli Azeri faşizmi eliyle utanç dolu katliam gerçekleşti. 19 Eylül günü Karabağ’ın (Arstahk) Başkenti Istepanagerd başta olmak üzere Karabağ’ın dört bir yanına saldırılar başlatan Azeri işgalcileri, saldırının birinci günü tamamlanmadan aralarında kadın ve çocukların da olduğu 35 kişiyi öldürüp yüzlerce sivil insanı yaraladı.

Vurun Abalıya - Çaresizsen Güneşe Bak... Cızz....

Proletaryalarda öğren proletaryalara öğret.

Nolurrr.... nolurrr.... bir kez de kabahati....

Fakirlik güzel şey... fakirlik güzel şey..

Hele de birde seni deniz kampına götüren, yanacam diye de çakma (yoğurt) yağlarıyla, insanın midesini bulandıracak bir şekilde,  orasını burasını yakan o... fakir...  insanları bırakıpta deniz manzaralı villalarda sabah kahvaltısı yapabilecek dostlarınız varsa... gerçekten fakirlik güzel şey.... gerçekten fakirlik güzel şey...

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! -2-

Burjuva-feodal politika yapmanın bazı “incelikleri”!

II. ABDÜLHAMİD MEVZUU[*]

 

“Gerçeği bilmeniz gerekiyor,

gerçeği aramanız gerekiyor.

Gerçek sizi özgür kılacak.”[1]

 

“ÖZELEŞTİRİ”NİN ELEŞTİRİSİ[*]

 

SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER

 

“Sende, ben, imkânsızlığı seviyorum, 

fakat aslâ ümitsizliği değil.”[1]

 

Anlama/ ve kavramanın dünyayı değiştirmek için mücadele edenler için eleştirel bir “olmazsa olmaz” olması yanında; “Netlik [de] insanın en büyük gücüdür.”[2] Bu bir.

Kılıçdaroğlu sadece Kılıçdaroğlu değildir! (1ci bölüm)

Açıklama: Bu yazı, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin Genel Başkanlığına getirildiği dönemde, 2010 tarihli Partizan’ın 72. Sayısında yayımlanmıştır. Yazı eski olsa da, yazılanlar eski sayılmaz. Zira Mayıs 2023 seçimlerinde “halkın umudu” olarak önümüze konan Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’sinin burjuva-feodal sistemde oynadığı rol, özellikle de seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Ve ortaya çıkan bu gerçeklikler, Partizan makalesinde dikkat çekilen ve tespitleri yapılan gerçekliklerle uyumludur.

Beylere ve devlete karşı olmak (Nubar Ozanyan)

Artsahk (Karabağ) sekiz aydır kuşatma ve abluka altında. Elektrik, gaz, akaryakıttan yoksun; açlığa ve dermansızlığa mahkum edilmiş bir şekilde teslim olması bekleniyor. Soykırımın günümüzde almış olduğu en utanç verici ve acımasız hali yaşatılmaktadır halka.

Ne uluslararası Adalet Divanı’nın kararı ne sekiz aydır çalınan diplomatik kapılar, Karabağ’da yaşayan Ermeni halkının yaşamsal sorunlarına çare, derdine derman oldu. Yapılan sayısız görüşme, müracaat ve iletişimden hiçbir sonuç çıkmadı.

“Bir Tek Mücadele Kaybedilir; O Da Terk Edilen Mücadeledir.” (Kadınların birliği)

Cumartesi Annelerinin eylemi, bu ülkenin en uzun soluklu mücadelesidir… Birçok kez engellendi, saldırıya uğradı, sürekli hale gelen polis saldırısı nedeniyle 1999’dan 2009’a kadar ara verildi, pandemi döneminde online olarak yapıldı ama ne olursa olsun Cumartesiler, 1995 yılından bu yana yani 28 yıldır “kaybolan” çocuklarını, eşlerini, babalarını, annelerini, arkadaşlarını, yakınlarını arayan insanların ama en çok da annelerin eylem günü oldu.

Yeni Emperyalistler Eski Emperyalistlere Karşı

Kapitalizmin; gelişmesi, genişleyerek yoğunlaşması ve üretimin her geçen gün artmasıyla ortaya çıkan tekelleşme ve uluslararası yönünün esas hale gelmesi, onu daha saldırgan bir aşama olan emperyalist bir aşamaya ulaştırdı. Bu gelişme, sınıfların netleştiği ve sınıflar arası mücadelenin keskinleştiği kapitalist ekonomik sisteminin diyalektik gelişiminin bir karakteristiğidir. Kapitalizm derinlemesine ve enlemesine geliştikçe yeni emperyalist ülkeler ortaya çıkacak ve bu da  emperyalistler arası çelişmeyi artan ölçüde derinleşecektir.

BRICS'in Johannesburg'da zirve toplantısı

Çin yeni emperyalist konumunu genişletiyor

Bugün Güney Afrika'nın Johannesburg kentinde Vladimir Putin'in yalnızca sanal olarak katıldığı yeni emperyalist BRICS ülkelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) zirve toplantısı sona eriyor.

Altı ülke eklendi

Tartışmaların merkezinde 14 yıl önce kurulan BRICS grubunun "BRICS Plus" olarak genişletilmesi yer alıyordu.

“ECDAT” HİKÂYELERİ[*]

 

“Geçmiş içinde yaşanacak bir şey değildir.

Eyleme geçerken içinden bir şeyler çekip

çıkarttığımız bir sonuçlar kuyusudur.”[1]

 

Sayfalar