Çarşamba Mayıs 29, 2024

Aşkımın Büyük Yanılgısı

Ve geldik şu aşkımın diline.

Aşkımın dilinin hiç kaygısı yok devrimlilerdeki işçilerin ücretlerine vede devrimlerin değişik renkteki ülkelerle gerçekleştirdiği siyasi ekonomik ilişkilere bakarken.

Hemen suçluyor veriyor devrimlerde geriye dönüşler gerçekleşmiştir diye.

Ne yani devrimin ilk hallerinde ölen devrimciler gibi mi ölmeliyim?

Sadece fransız devriminin sonuçlarıyla karşı karşıya kalmamış devrimciler parti gereksinimiyle ilgilenmemişlerdir de ondan.

Sovyet devriminin sorunlarıyla karşı karşıya kalan devrimcilerden bana kalan mirasta...

Sınırların, toplumda kıratlaşmanın, işçi istikamı vede ilkel insan sorununun var olmasının kapitalist hegemonyanın var olmasıyla veyahutta ulvi insanların var olmamasıyla  alakalı olmadığını üretimle alakalı olduğunu, üretimin gelişiminin bir noktasında ortaya çıktıkları  gibi üretimin gelişiminin bir noktasında da ortada kalkacaklarını görmeyerek komünizmi şimdiki insanın yaşabileceği bir düzen değilde daha ulvi insanların yaşayabileceği bir düzen olarak görerek devrimci vazifelerini yerine getirmeyenlerin yol açtıkları olumsuzluklar karşısında alacağım tavır kadar ...

kapitalizmin dünya yüzerindeki hegemonyasını ticaretle mi yoksa işçilerin ücretlerine daha fazla el koyarak mı kıracağım sorusu da olmuştur.

Kimileri böyle bir soruya değişik renkteki ülkelerle iş yapmaktansa daha fazla özverili olunmalıydı diyebilir.

Aşkımda bunlardan biri herhalde?

Ancak aşkımın unuttuğu bir şey var.

O da zaten ücretlerin işçilerin aleyhine gelişmesini devrimlerde geriye dönüşler içerisinde saydığıdır.

Ve aşkımın asıl unuttuğu da:

Kapitalizmin kaçınılmaz (sınırları, bayrakları ortada kaldıracak) diyalektiği ve de enternasyonalist .... devrim .... vazifelerini yerine getiremeyen ülkelerin proletaryaları karşısında  yelkenlerini farklı rüzgarlarla doldurmayı beceremeyenlerin (eninde sonunda) yok olma sorunuyla da  karşı karşıya kalacağıdır..

Ee..öyleyse .....

Zaten üretimi bitirilmiş ( veyahutta çelişkiler karşısında) müfettiğim olma zorunluğuyla  karşı karşıya kalmış sınıflarla, ülkelerle geliştireceğim ilişkilerle asıl büyük iyiliği.....

Eleştirdiğim  alman sosyal demokratlarını  yeniden kazanmakla alman (ve dünya) proletaryalarına yapacağımı aşkım niye görmüyor..

Görmekle de kalmıyor:

Devrimlerdeki işçi ücretleri kadar devrimlerin değişik renkteki ülkelerle gerçekleştirdiği ilişkileri  kendince ortaya koyduğu devrimlerde geriye dönüş değerlendirmeleri içerisine almakla da ....

Alman sosyal demokratlarının benimle değilde  burjuvaziyle (ve  sömürgeci ülkelerle) işbirliği içerisinde olmasını alman (ve dünya) proletaryalarının daha hayrına gördüğünü ispatlamış oluyor.

Varın gerisini siz düşünün.

Aşkım böyle yapmakla kendince ortaya koyduğu devrimlerde geriye dönüş değerlendirmeleri konusunda da ne kadar büyük bir yanılgı içinde olduğunu 

28951